Bir zeplinle Theramore’a doğru yola çıkan Savaşşefi ve danışmanı, burada Stormwind Kralı Varian Wrynn ile görüşmelere başladılar. Garrosh’a göre bu küçük düşürücü bir durumdu ve İttifak ile savaşmak dışında hiçbir şekilde irtibata geçilmemeliydi; ancak Thrall aynı fikri paylaşmıyordu ve ham madde kaynakları üzerinden ticaret yapabilmek adına masaya oturmuştu. Eğer anlaşma sağlanırsa Orda, İttifak’ın kendilerine sağlayacağı kereste karşılığında onlara bakır ve hayvan derileri temin edecekti. Garrosh’a göre zorla alınabilecek şeyler için tüccarlar gibi pazarlık etmek anlamsızdı; ancak o sırada toplantıda bulunan Stormwind Prensi Anduin Wrynn’in araya girmesiyle fikirlerini kendine saklamak zorunda kaldı.
Garrosh: “Biz orklar istediğimiz şeyi alabilecek güce sahipken neden imtiyaz vermek zorundayız?”
Anduin Wrynn: “Sadece birkaç kelime size daha büyük kazanç sağlayacakken neden savaşçılarınızı ve kaynaklarınızı boşa harcayasınız ki?”
Ancak Theramore Barış Zirvesi pek de barışçıl bir şekilde ilerlemedi. Altınsancak ve Güneykıyı kasabalarının aynı anda Musibet saldırıları altına girmesiyle Zirve’den erken ayrılmak zorunda kaldığını açıklayan Varian, dışarı çıkar çıkmaz Alacakaranlığın Çekici tarikatının üyelerinin Theramore’u bastığını gördü. Yarı-ork suikastçı Garona Halforcen tarafından saldırıya uğrayan Varian, bunun Orda’nın -hatta net bir şekilde Garrosh’un- işi olduğunu düşündüğünü söyledi. Garrosh ise İttifak’ın kendilerini tuzağa düşürmek için böylesine bir kumpas kurmuş olabileceğine inanıyordu ve ona göre Varian’ın sözleri ork ırkını küçük düşürecek nitelikteydi. Her ne kadar Theramore’dan ayrılırken nispeten yatışmış bir ortam sağlanmış olsa da Garrosh durumdan hiç memnun değildi.
Tüm bu karmaşa sırasında gerçek olan bir şey varsa o da Musibet saldırılarıydı. Liç Kral uyanmış ve Azeroth’un sonunu getirmek için gerekli gördüğü adımları atmaya başlamıştı. Durumu değerlendirmek için Orgrimmar’da bir araya gelen Thrall, Sylvanas Windrunner, Varok Saurfang, Putress, Rehgar Earthfury ve Garrosh, sonraki hareketlerini belirlemek üzere bir toplantı düzenlediler. Thrall dikkatli hareket etmeleri gerektiğini savunuyor ve Kuzeyyarı’na gözcü birlikleri göndermeyi planlıyordu; bir yandan da Jaina Proudmoore ile görüşerek İttifak’ın nasıl bir yol izleyeceğini öğrenmek istiyordu. Garrosh ise İttifak ile herhangi bir iş birliği içine girmenin kendilerine yapabilecekleri en büyük hakaretlerden biri olacağını ileri sürdü; ona göre İttifak güçlerine saldırılmalı, insanların toprakları ele geçirilmeli ve ardından Liç Kral alt edilerek Azeroth üzerinde ork hakimiyeti sağlanmalıydı. Thrall, Garrosh’un bu kadar başına buyruk fikirlerle hareket etmeye çalışmasından iyice bunalmıştı ve onu bir düelloya davet etti. Böylece Orgrimmar’daki Yiğitlik Meydanı’nda çarpışmaya başlayan ikilinin bu mücadelesi çok uzun sürmedi zira Musibet güçleri direkt olarak Orgrimmar’a saldırıya geçmişlerdi.
Kuzeyyarı’ndaki Orda kuvvetlerinin ana ordusunu oluşturan Savaşnarası Taarruzu’nun başına getirilen Garrosh, böylece askerî gücün lideri konumuna yükseldi. Borean Tundrası’nda Savaşnarası Kalesi’nin yapımını gerçekleştiren Garrosh, gittikçe daha saldırgan ve dikkatsiz bir kişiliğe bürünmeye başladı. Danışmanı olarak görev alan Varok Saurfang ile durmadan bir anlaşmazlık içine giren Garrosh, her ne kadar kıdemli savaşçıya saygı duysa da Saurfang, genç orka karşı aynı hisler içerisinde değildi. Eğer Garrosh İttifak kuvvetlerine karşı sergilediği agresif tutumunu devam ettirir ve orkları içinden çıkılamayacak sorunlara iterse onu bizzat öldüreceğini bile dile getirdi.
Varok: “Sanırım en rahatsız edici şey draenei çocuklarının sesleriydi… Unutulacak gibi değil… Hiç Dişlidomuz Çiftliği’ne gittin mi? Özellikle de domuzlar kesilmeye uygun yaşa geldiklerinde? O ses. Domuzların öldürülürken çıkardıkları o ses… En çok o andırıyor. Biz eski askerler için en zor zamanlar o anlar oluyor.”
Garrosh: “Fakat o çocukların gerçekten masumane doğduklarını düşünüyor olamazsın? Büyüyüp bize karşı silah kuşanacaklardı!”
Varok: “Yalnızca düşmanlarımızın çocuklarından bahsetmiyorum… Bizi tekrar o karanlık yola saptırmana izin vermeyeceğim, genç Hellscream. O gün geleceğine seni kendi ellerimle öldürürüm…”
Saurfang’in uyarılarına rağmen Garrosh, Kuzeyyarı’ndaki saldırılarını İttifak’a yöneltecek şekilde hareket etmeye devam etti. Ancak her ne olursa olsun onurlu bir şekilde savaşma taraftarı olan Garrosh, zehir kullanımı ve büyüyle zihin kontrol etme gibi korkaklık olduğuna inandığı hareketlerden kaçındı.
Titan yapımı Eski Tanrı hapishanelerinden biri olan Ulduar’dan gelen rahatsız edici haberler ışığında Dalaran’dan gelen acil toplantı çağrısına Thrall ile birlikte giden Garrosh, Varian Wrynn’in burada olduğunu gördüğünde kendisini tutamadı ve saldırıya geçti. Birlikte çalışmaları gerektiğini anlatan ve ikiliyi ayıran Kirin Tor lideri Rhonin’in sözlerini duymazdan gelen ork, korkaklarla iş birliği yapmayacağını söyledi. Varian ortak bir yol bulunamadan Dalaran’dan ayrılırken Thrall, Garrosh’un kendisini hayal kırıklığına uğrattığını dile getirmekten çekinmedi.
Buztacı Hisarı’na yapılacak saldırı öncesinde Orda ve İttfak güçlerini sınamak isteyen Yücelord Tirion Fordring’in öncülüğünde gerçekleştirilen turnuvada izleyici olarak yer alan Garrosh, Orda güçlerinin İttifak kuvvetleriyle çarpışmasına ön ayak oldu. Ardından Buztacı Hisarı’na doğru yola çıktı ve saldırıda öncü kuvvetler arasında yer aldı.Liç Kral’ın mağlubiyetinden sonra Orgrimmar’a geri çağrılan Garrosh, o sırada birlikte seyahat ettiği tauren lideri Cairne Bloodhoof ile birlikte kvaldir güçlerinin saldırısına uğradı. Onları alt ettikten sonra zarar görmüş bir İttifak gemisiyle karşılaşan ork, ilk başta düşman olarak gördüğü askerlerin büyük bir kısmını bertaraf etse de Cairne’in araya girmesiyle hayatta kalanlara erzak yardımında bulundu. Böylece Orda’nın kudretini ve merhametini göstermiş olduğuna inanıyordu; ancak Cairne yaşananlardan sonra büyük bir endişe duymaya başladı.