Anduin bu sırada teyzesi olarak gördüğü Jaina ile irtibatını da koparmıyordu. Büyülü bir ayna üzerinden birbirleriyle iletişimde olan ikili, Anduin’in çalışmaları üzerinde konuşuyorlardı; hatta Jaina’nın Thrall ile görüşmeye gideceğini öğrendiği zaman genç prens kendisine selamlarını iletmesini rica etti. Ancak o zaman Savaşşefi olmuş olan Garrosh Hellscream’in Theramore’u bombalamasının ardından aralarındaki ilişki de çatırdamaya başladı. Stormwind’e gelmiş olan Jaina savaş istiyor ve tüm Orda’yı yok etmeyi düşünüyordu, Varian ile Anduin ise savaşa gitmenin mantıklı olmayacağını dile getiriyorlardı. Anduin’e göre Orda’daki herkes Garrosh ile aynı fikirde olamazdı ve hepsini yok etmeye çalışmak çok ağır bir hareketti. Bunun üzerine Jaina ikisinin de budala olduğunu söyleyerek Stormwind’den ayrıldı.
Bu olaydan kısa bir süre sonra Varian, Anduin ve Broll Bearmantle, Stormwind Limanı’nda yapılmakta olan yeni savaş gemilerini gözlemlemeye gittiler. Anduin, Theramore’un neden bombalandığına anlam veremiyor ve Garrosh’u teşvik eden nedenleri sorguluyordu. Savaşşefinin galip çıkıp çıkmayacağını düşünürken hem Varian hem de Broll onu telkin etmeye çalıştılar.
Tüm bu olayların ardından diplomatik bir görüşme için “Öncü Kuvvet” adını taşıyan gemiyle Stormwind’den yola çıkan Anduin, geminin daha önce haritalandırılmamış bir kara parçasına oturmasıyla birlikte kendisini Pandarya kıtasında buldu. Kendisini kovalayan hozen birliğinden Ren Whitepaw ve kızı Lina adındaki pandarenler tarafından kurtarılan Anduin, günler sonra İttifak kahramanı tarafından bulundu. Henüz geri dönmek istemeyen ve Ebedî Çiçekler Vadisi’ndeki Kutsal Havuzlar’ın iyileştirici gücü hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen genç prens, peşindeki SI:7 ajanlarının zihinleriyle oynayarak onlardan uzaklaşmayı başardı. Kısa bir süre sonra Orda kuvvetleri tarafından ele geçirilen ve kimliği General Nazgrim tarafından tanımlanan Anduin, Ejderin Kalbi adındaki bölgede gerçekleşen çarpışma sırasında esaretten kaçmayı başardı.
Bir tüccar ailesiyle birlikte Krasarang Yabanlıkları’na giden Anduin, buradaki Kızıl Turna Tapınağı hakkında bilgi edindi ve oraya gitmeye karar verdi. Kızıl Turna Chi-Ji, bir Aziz Semavi’ydi; yani bir Yaban Tanrı’ydı ve hem umudun hem de şifanın gücünü temsil ediyordu. Burada bir süre eğitim gören Anduin, Ümitsizlik Shası’nın tapınağa saldırmasıyla birlikte oradan ayrılmak ve Krasarang Yabanlıkları’nda dolaşmak zorunda kaldı.
Bir süre sonra Kun-Lai Zirvesi’ndeki Ak Kaplan Tapınağı’na giden Anduin’in hem İttifak’a karşı olan güveni hem de Orda halkına karşı duyduğu sempati, tauren paladinlerinin lideri olan Dezco tarafından övgüyle karşılandı. Azeroth kahramanları Ak Kaplan Xuen’in sınavlarını başarıyla geçtikten sonra Aziz Semaviler’in Geçidi’ne giden Anduin, kapıların açılmasının ardından İttifak tarafından üs olarak kullanılan Yedi Yıldız Mabedi’nde konuşlandı.
Krasarang’da Aslanın Çıkarması kalesi inşa edildikten sonra babasıyla kavuşan genç prens, Pandarya’da yaşanacak bir savaşın yalnızca böylesine güzel ve huzurlu bir kıtayı bozacağını dile getirse de Varian yalnızca adaleti sağlamak için çarpışacağı konusunda ona güvence verdi. Gece elflerinin lideri Tyrande Whisperwind’in bir grup korucu ile birlikte Orda askerlerini Kızıl Turna Tapınağı’na sıkıştırdığını öğrenen Anduin, babasından gereksiz kan dökmemesini rica etti.
Varian tarafından Jaina Proudmoore ile iletişime geçmesi için gönderilen Anduin, kan elflerinin Dalaran’dan çekilmesi gerektiğini zira Orda’ya sadakat yemini etmiş olan büyücülerinin birer tehdit olduğunu dile getirdiyse de Jaina onların uzun süredir Dalaran’ı ev bildiklerini ve Kirin Tor ile beraber çalıştıklarını söyleyerek bunu kabul etmedi.
Kâşifler Birliği’nin Mogujia bölgesinde buldukları ve sha etkisi altında olan bir numunenin bilgisini alan Anduin, Azeroth kahramanını yanına çağırarak yozlaşmakta olan askerleri kurtarmaya çalıştı. Sha etkisini temizleme işlemi bittiği sırada bölgeye varan İttifak kuvvetleri arasında Varian da vardı ve Anduin babasına askerlerinin neden saldırgan tavırlar sergilediğini anlattı. Sha gücünün karanlığından ve göz ardı edilmemesi gerektiğinden bahsederken ortaya çıkan Nefret Yansıması, tehlikeyi gözler önüne serdi. İttifak kuvvetlerinin bir kısmı bu karanlıktan tiksinirken bir kısmı ise bunu lehlerine kullanmayı önerdi; ancak araya giren Anduin, sha gücünü kullanmanın kendi askerlerinin hayatını tehlikeye atacağını söyledi ve böylece Varian da bu gücün kullanılmasını yasakladı.Anduin daha sonra Kun-Lai Zirvesi bölgesindeki Korune Yıkıntıları’na gitti; buradaki Kutsal Çan adındaki kadim artefakt bulundu ve Darnassus’a nakledildi. Bu artefakt karanlık bir yapıya sahipti ve kullanıldığında kişilerdeki öfke ve nefreti ön plana çıkartarak onlara güç sağlıyordu. Orda ise Darnassus’a sızarak Kutsal Çan’ı çalmayı başardı ve Kirin Tor’daki kan elfi büyücülerinin konuyla ilgili bilgiye sahip oldukları ortaya çıkınca bir kısmı öldürüldü, geriye kalanlar ise Dalaran’dan sürüldü. Varian ve Jaina ile buluşan Anduin, Kirin Tor’un tam anlamıyla İttifak’a katıldığıyla ilgili detayları öğrense de bu hareket, kan elflerinin İttifak ile yürüttükleri görüşmeleri bozdu.
Orda’nın Kutsal Çan’ı ele geçirmesinin ardından bu artefaktın gücünü etkisiz hâle getirebilecek bir kaynak arayışına çıkan Anduin, Ahenk Tokmağı adındaki başka bir artefaktın varlığını öğrendi. Bu artefaktın yerini öğrenmek için yeşim taşı içerisinde sıkışıp kalmış olan Maymun Kral’ı kurtaran Anduin ve İttifak kahramanı, Ahenk Tokmağı’nın parçalara ayrıldığını ve Pandarya’nın dört bir yanına saçıldığını öğrendiler ve beraber çalışarak artefaktı tekrar bir araya getirmeyi başardılar.
Bu sırada Savaşşefi Garrosh Hellscream ise Kun-Lai’deki “İmparator’un Erimi” adındaki bölgede Kutsal Çan’ı kullanmayı planlıyordu. Bunu öğrenen Anduin, Ahenk Tokmağı’nı alarak yola çıktı ve Garrosh’u ikna etmeye çalıştı; ancak savaşşefi kendisini dinlemiyordu. Başka çaresi kalmayan Anduin, Ahenk Tokmağı’nı kullanarak çanı etkisiz hâle getirdi. Öfkeyle harekete geçen Garrosh, Kutsal Çan’ı parçaladı ve Anduin’in üzerine çökmesine sebep oldu. Genç prensin öldüğünü düşünen savaşşefi, Azeroth kahramanını bir başına bırakıp gittiyse de Anduin hayattaydı fakat ağır yaralanmıştı. Aslanın Çıkarması kalesine götürülen Anduin, Velen ve pandaren şifacılar tarafından tedavi edilmeye başlandı.
Yaraları henüz tam anlamıyla iyileşmese de babasının yanından ayrılan Anduin, Sislerdeki Han’a giderek burada Deathwing’in oğlu Wrathion ile tanıştı ve onunla Pandarya’da olan biten gelişmeleri tartışmaya başladı. Bir pandaren oyunu olan Jihui’yi oynayan ikiliden Wrathion, moguların kadim zamanlardaki lideri Lei Shen ve yönetimi hakkında detaylar anlattı. Anduin, Wrathion’un bakış açısından hoşlanmamıştı ve Azeroth kahramanları bu siyah ejderha ile birlikte çalışmaya başladığında onları kesin bir şekilde uyardı. Kahramanlar Lei Shen’in kalbini getirdiklerinde onu yiyerek Titan Bekçisi Ra’nın hatıralarını edinen Wrathion’u gören genç prens, ona hiç güvenmediğini açıkça dile getirdi.
Pandarya macerası sırasında Zamansız Ada’yı da ziyaret eden Anduin, savaş doruk noktasına ulaştığında İttifak güçleri ile birlikte Orgrimmar Kuşatması’nda yer aldı ve babasının Orda ile ateşkes ilan edişine şahit oldu. Garrosh Hellscream’in yakalanmasının ardından gerçekleşen mahkeme için Ak Kaplan Tapınağı’na giden Anduin, dostu Baine ile karşılaştı ve onun Garrosh’u savunacak kişi olarak seçilmesinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.