ZİNDAN GÜNCELERİ #13 – SIEGE OF ORGRIMMAR

Kader Garrosh Hellscream için ağlarını örmeye başladığında kendisi Garadar’da, babasının yaptıklarının gölgesi içinde bir hayat sürdürüyordu. Kara Geçit’in yeniden açılması ve Thrall’ın onu bulması hayatında yeni bir sayfa açacaktı. Şu anki Orda‘nın liderinin ağzından dinledi babasının kahramanlıklarını ve nihayetinde Thrall Garrosh’u kendi danışmanı yapmak için Orgrimmar’a getirdi.

Ötediyar’daki liderlik yıllarında o zamana kadar sadece orklardan kurulu bir birlik anlayışı bilen ve benimseyen Garrosh, Orgrimmar’a ilk adım attığı andan itibaren diğer ırkların varlığına şaşırmıştı. Savaşnarası klanının savaşçı ruhunu iliklerine kadar benimseyen Garrosh’un ilk ve en önemli sınavı Kuzeyyarı‘nda Liç Kral’a karşı Orda ordularını yönetmek olmuştu. Başarılı bir Kuzeyyarı istilasının ardından gururlu ve kendini ispatlamış bir şekilde Orgrimmar’a döndüğünde baba yadigârı Gorehowl’ı bir törenle Thrall’dan teslim aldı ve Azeroth’u felakete sürükleyen olayları incelemek için kendisini bu yola adayan Thrall tarafından savaşşefliği görevi Garrosh’a teslim edildi. Her ne kadar diğer ırk liderleri Thrall’ın bu kararına karşı olumlu tepkiler vermeseler de yapmış olduğu seçime saygı duyup yanında yer aldılar.

Bombalamadan sonra Theramore

Bombalamadan sonra Theramore

Afet ve ardından Azeroth’ta bulunan kaynakların kısıtlanması ile birlikte Savaşşefi Garrosh, her geçen gün İttifak ile olan savaşında daha saldırgan bir tutum sergilemeye başladı. Önce Külvadi, ardından da Theramore olayları ile kendi ırk liderlerinin de tepkisini çekti. Sonra bir gün General Nazgrim, İttifak gemileri ile yapılan bir deniz savaşında gemilerinin daha önce haritalanmamış bir adanın yakınlarında suya gömüldüğü haberiyle çıkageldi. Garrosh Hellscream ise bunun üzerine Nazgrim’e haykırdı:

“İttifak’ın oraya bizden önce gitmesine izin mi verdiniz? O yeni kıtayı kırmızıya boyayın!”

Savaş Pandarya adasının kıyılarına geldiğinde Pandarya’nın diğer bütün yerlerden farklı bir havası olduğu anlaşıldı. Eski Tanrılar‘a ait bir güç adayı kuşatmıştı ve Garrosh, Orda’ya avantaj sağlamak için bu gücün peşine düştü. Öncü birliklerin adaya ulaşmasından birkaç ay sonra tüm Orda birlikleri Pandarya adasına çıkartma yaptıklarında adaya yeni gelenler arasında Vol’jin de vardı. Garrosh tarafından görevlendirilen Vol’jin’in bu görevi sırasında gerçekleşen suikast girişimi zaten baskı altına girmiş olan troller için bardağı taşıran son damla oldu. Pandaren ırkına ait bir manastırda iyileştirilen Vol’jin, Karamızrak Hücum Birliği adında bir birlik kurarak Çoraklıklar‘da Garrosh’a karşı çıkacak bir isyanın ilk tohumlarını attı. Çağırısına Baine Bloodhoof, Lor’themar Theron ve Thrall tereddütsüz yanıt verdiler.

Y'Shaarj'ın Kalbi

Y’Shaarj’ın Kalbi

Garrosh Hellscream ise bir goblin kazı alanında bulduğu Y’Shaarj’ın kalbini Ebedi Çiçekler Vadisi adındaki vadiye getirdi. Orada bulunan kutsal suyu bu güçle yozlaştırmak isteyen Garrosh’un karşısına Shado-pan lideri Taran Zhu çıktı. Birbirleriyle kıyasıya bir dövüşe tutuştular.

“Ben sizin ırklarınızla da dövüştüm. Taurenler, troller ve diğerleri. Sen hiç onlar gibi değilsin.”

“Onlar artık benim Ordamın bir parçası değiller!”

Taran Zhu’yu ağır yaralamayı başardıktan sonra ise ondan son olarak şunları duydu:

“Dünya bu yaptıklarını bilecek ve senin peşinden gelecektir. Bir gün yaptıklarının hesabını vereceksin.”

“Evet, ben de bunu bekliyorum zaten,” derken söylediklerinde ciddiydi Garrosh. Gerçekten hazırlanmıştı. Ork dışındaki tüm ırkları Orgrimmar’dan sürmüş ve hem şehri hem de etrafını Kor’kron askerleri ile donatmıştı. Hatta Orgrimmar’da yer altı tünelleri yaptırmış ve bu kazdığı yeni tünellerde kendine yeni bir taht odasını bile kurdurmuştu.

Kategoriler
Yazarlardan İnciler
“Çünkü klasiklerin klasik olmasının bir sebebi vardır. Özellikle de üzerine tüm hasar modifikasyonlarını bastığınızda.”
-Burcu (Amansızca Horizon: Zero Dawn överken)