Stormwind’den çok uzaklardaki Tirisfal Konseyi, tüm bunlar olup biterken kendilerinden kaçmaya devam eden Aegwynn’i arıyordu. Muhafız’ı yakalamakla görevlendirdikleri Tirisgarde büyücülerinden kaçmayı başaran Aegwynn, Suramar’ın okyanusun dibine batmış olan kısmında bulunan Muhafız Sığınağı’nda güvenle yaşamaya devam ediyordu. Çok nadiren yer yüzüne ayak basan Aegwynn, Tirisfal Konseyi’ni gözlemliyor ve oluşumun giderek daha da politik bir yapıya büründüğünü gördükçe duyduğu rahatsızlık artıyordu.
Sığınağından uzaklaştığı böyle bir günde beklenmedik bir şekilde bir Tirisgarde büyücüsüyle karşılaştı. Nielas Aran adındaki bu büyücü, Tirisgarde’ın en yetenekli, en inatçı ve en önde gelen isimlerinden biriydi. Nielas aylarca Aegwynn’in izini sürdü ve onu her bulduğunda büyülerini etkisiz hâle getirmek ve kaçak Muhafız’ı yakalamak için yeteneklerini kullandı; ancak Aegwynn o kadar kolay lokma değildi.
Bitmek bilmeyen bu kovalamaca boyunca ikisi de birbirinin zayıf noktalarını bulabilmek için uğraşırken beklenmedik gerçeklerle karşılaştılar. Aegwynn’e göre Nielas da Tirisfal Konseyi’nin gittikçe yükselen politik konumundan oldukça rahatsızdı ve bu durumu hiç de tasvip etmiyordu. Nielas ise Aegwynn’in aslında anlatıldığı gibi hain bir canavar olmadığını fark etmişti; ayrıca kadının kendi içinde mücadele ettiği bir karanlık olduğunu da sezmişti fakat bunun aslında Sargeras’ın varlığı olduğundan habersizdi. Muhafız’a yardımı dokunabileceğini düşünmeye başlayan Nielas Aran, en sonunda onu avlamaktan vazgeçti.
Artık düşmanca tavırlar içerisinde olmayan ikili, beklemedikleri bir şekilde kısa süre içerisinde birbirlerine aşık oldular. Ne Aegwynn ne de Nielas, Tirisfal Konseyi’nin artık herhangi bir Muhafız üzerinde baskı kurmasını istemiyorlardı. Bu yüzden Aegwynn, bir teklifle geldi: İkisi bir çocuk yapacaklardı. Bu çocuk aynı zamanda Muhafız’ın sahip olduğu tüm güçleri edinebilecekti ve böylece Konsey’in kontrolcü baskısı altında kalmayacak yeni bir Muhafız yetişmiş olacaktı. Nielas teklifi derhâl kabul etti; zira bir varis yaratarak sevdiği kadının içindeki karanlığı hafifleteceğini umuyordu.
Hamile kalan Aegwynn, vakti geldiğinde bir erkek çocuk dünyaya getirdi. Asil elf dilinde “Sırların Muhafızı” anlamına gelen Medivh ismini verdiği oğlu, ebeveynlerinin büyücü olmasından dolayı mistik güçlere karşı büyük bir yatkınlık taşıyordu. Aegwynn aynı zamanda kendi güçlerini oğlu büyüdüğü zaman ortaya çıkacak şekilde çocuğun ruhuna aktardı. Ancak bilmediği korkunç bir gerçek vardı: Sargeras’ın varlığı kadının hamileliğinde Medivh’in ruhunu ele geçirmişti. Bu durum seneler sonra Azeroth’un başına gelmiş olan en büyük felaketlerden birine sebep olacaktı.