WARCRAFT TARİHÇELERİ – BÖLÜM 24: AUCHINDOUN YIKIMI VE DRAENOR IRKLARININ KADERİ

Fel büyücüsü Gul’dan’ın iblis efendisi Kil’jaeden ile yaptığı anlaşmayı takiben orklar yavaş yavaş ancak emin adımlarla Yakan Lejyon’un tuzağına çekilmişlerdi. Orda’nın ilk Savaşşefi seçilen Blackhand’in de yönlendirmesiyle Draenor’u paylaştıkları draenei halkına savaş açılmış, Karabor ve Shattrath ağır kayıplar verilerek düşerken Kâhin Velen ve siviller kaçmayı başarmışlardı; ancak acı yakın zamanda dinecek gibi durmuyordu.

Shattrath’taki çatışmalar sırasında kendilerini feda eden draenei savaşçıları sayesinde sadece siviller değil, bir grup Savunucu, rahip ve Rangari gözcüsü de kaçmayı başarmıştı. Bu topluluk, Eksarh Maladaar’ın gözetimi altındaki büyük mezar şehri Auchindoun’a giderek burayı Orda saldırılarından korumayı amaçlıyordu. Auchindoun, draeneilar için Draenor’daki en kutsal yerdi zira ölülerini buraya getiriyorlar, onların ruhlarıyla iletişime geçebiliyorlardı.

Yıkımdan önce Auchindoun

Gul’dan da bu mekânın öneminin farkındaydı. Dahası draeneiların buradaki atalarının ruhlarını çağırıp Orda’ya karşı saldırıya geçmelerinden endişe ediyordu. Bu yüzden en yakın ekibinden Teron’gor’u ve beraberinde bir grup Gölge Konseyi üyesini Auchindoun’a gönderdi.

Teron’gor ve beraberindekiler, fel büyüsünün yok edici gücünü kullanarak Auchindoun’u yerle bir etmeye çalışsalar da draeneiların Işık ile bağları da bir o kadar kuvvetliydi ve büyük direniş gösteriyorlar, ruhların da desteğini alarak karşı saldırılarda bulunuyorlardı. Birçok Gölge Konseyi üyesi yaşanan çatışmalarda can verdi ancak Teron’gor’un pes etmeye niyeti yoktu; bu yüzden geride beklettiği ek kuvvetleri de çağıran fel büyücüsü, büyük bir büyü ağı örmeye başladı. Kil’jaeden’ın kendilerine öğrettiği yeni bilgileri kullanan Teron’gor ve beraberindekiler, gerçekliğin ötesine uzanarak buradan korkunç bir iblisi celbetmeyi ve düşmanlarının üzerine salmayı planlıyorlardı.

Ancak her şey planlarına göre ilerlemeyecekti.

Celbettikleri yaratık bir iblis değil, farklı bir boyuttan gelen Murmur adındaki elementaldi. Murmur’ın gelişinin yarattığı şok dalgası ile birçok draenei can verdi, bölgedeki toprak yarıldı, mezar kenti sarmalayan ormanlar yok oldu ve Auchindoun büyük bir patlamayla parçalandı.

Murmur

Hayatta kalmayı başarabilen Eksarh Maladaar ve bir grup draenei, Teron’gor’un güçlerine karşı koyacak sayıda değillerdi; bu yüzden fel büyücüsü tarafından zincirlenerek götürüldüler. Murmur’ı kontrol altında tutmayı hedefleyen bir grup Gölge Konseyi üyesi ise Auchindoun’da kaldı. Mezar kentin ve çevresindeki yıkımın yaşandığı bölgeye zaman içerisinde Kemik Çoraklıklar ismi verildi.

Auchindoun’un yıkımı, draeneilar için felaket çanlarının son vuruşu gibiydi: Velen ve bir grup draenei kaçmayı başarmıştı ancak Draenor üzerinde kültürlerini simgeleyecek veya varlıklarını gösterecek hiçbir şey kalmamıştı.

Velen’in emriyle bir grup Zanaatkâr harekete geçerek Zangar Denizi’ndeki bir adaya inşa edilmiş olan manastır Telredor’un savunmalarını kuvvetlendirmeye girişti. Arkonit kristallerini kullanan Zanaatkârlar, kendilerini Orda casuslarının meraklı bakışlarından koruyacak şekilde görünmezlik sağlayan bir örgü altında manastırı sakladılar.

Kaçan draeneilar arasında bir kısmı diğerlerinden daha şanssızdı zira Orda’nın Shattrath savunmalarını kırmak için özel olarak geliştirip saldığı kızıl çiçek hastalığına yakalanmışlardı. Bu isimler arasında Savunucular Akama ve Nobundo da vardı; bedenleri hastalığın etkisiyle büyük değişim geçirmeye başlamış, küçülüp şekilleri bozulmuştu. Yaşanan acı sadece fiziksel de değildi zira bu draeneilar aynı zamanda Kutsal Işık ile olan bağlarını da kaybetmişlerdi. Bu da yetmiyormuş gibi halkın geri kalanı tarafından da korkuyla karşılanmaya başlamışlardı zira diğer draeneilar, bu bireylerin hastalıklarını sağlıklı olanlara da geçireceklerinden endişe ediyorlardı. Nitekim Krokul, yani “Yıkılmışlar” olarak adlandırılan bu kızıl çiçek hastalığına yakalanmış kişiler bir süre sonra Telredor’dan sürüldüler.

Draenei – Yıkılmışlar (Broken) – Kaybedilmişler (Lost Ones)

Sürgün Yıkılmışlar zaman içerisinde bölgeye yayılarak yaşama tutunmaya çalıştılar. Aralarından bir kısmı kızıl çiçek hastalığına tam anlamıyla yenik düşerek akıllarını yitirdiler ve Kaybedilmişler olarak anılmaya başlandılar. Akama ve Nobundo gibi isimler ise tüm Yıkılmışlar’ı bekleyen bu hazin sondan kurtulmanın, hastalığı iyileştirmenin veya en azından etkilerini yavaşlatmanın yollarını aradılar.

Orda saldırılarından kurtulmayı başaran draeneilar, Draenor üzerinde birçok sığınak inşa ettiler. Kâhin Velen bir süre sonra bu sığınaklar arasında seyahat ederek onlara elinden geldiğince destek olmaya çalışırken Telredor ana saklanma merkezi olarak varlığını sürdürmeye devam etti. Zaman içerisinde fel enerjilerin gezegeni öldürmeye başlamasıyla birlikte Zangar Denizi çekilerek manastırı büyük bir mantarın tepesinde kalacak şekilde yükseltirken bölge de Zangar Bataklığı olarak anılmaya başlanacaktı.

Kategoriler
Yazarlardan İnciler
“Çünkü klasiklerin klasik olmasının bir sebebi vardır. Özellikle de üzerine tüm hasar modifikasyonlarını bastığınızda.”
-Burcu (Amansızca Horizon: Zero Dawn överken)