İrlandalı Moira O’Deorain, genetik mühendislik konusunda oldukça uçlarda teorileri ve araştırmaları olan bir genetikçiydi. Yaşam ve yaratılışın gizemlerini çözmeyi kendine görev belirlemiş, hayatın temel yapıtaşlarını yeniden yazacak araştırmalara adamıştı kendini. Bu uğurda yayınladığı akademik makalelerle DNA’ya hücresel seviyede müdahale etmeyi sağlayacak bazı yöntemleri kaleme almıştı. Bilim dünyası Moira’nın fikirleriyle yakından ilgilendi, zira teorilerinin gerçekleşmesi insanlığın hastalıklardan kurtulması ve potansiyelini sonuna kadar kullanması için büyük bir adım olabilirdi.
Ancak Moira’nın araştırmasının bilim dünyasında yarattığı bu heyecan çok uzun sürmedi. Moira’nın makalesindeki yöntemlerin ve teorilerin etik yanını sorgulayan meslektaşları aynı zamanda DNA’yla bu kadar derin bir seviyede oynamanın tehlikeli olduğunu savundular. Hatta Moira’nın yapmaya çalıştığı şeyi omniklerin kontrolden çıkarak insanlığın başına açtığı savaşla bağdıştıranlar bile oldu. Bütün bunların üzerine diğer genetikçilerin kendi testlerinde Moira’nın makalesindeki sonuçlara ulaşamamış olması Moira’nın şöhretine tamir edilemeyecek şekilde zarar verdi. Başta oldukça umut vadeden ve insanlığa yepyeni bir geleceğin kapısını açması beklenen kariyeri böylece daha başlamadan bitmiş oldu…
…en azından halkın gözünde. Zira Overwatch’un gizli kolu olan Blackwatch, Moira ve araştırmalarıyla oldukça ilgilenmişti. Kendileri de etik sınırları çoğu zaman aşan işler yaptıklarından ellerindeki sonuç tatmin edici olduğu sürece Moira’nın canlılar üzerinde ne gibi testler yaptığını çok da umursamıyorlardı. Böylece Gabriel Reyes’in teklifiyle Blackwatch’a katılan Moira, burada organizasyon için genetik ve teknolojik keşifler yapmaya başladı. Gabriel Reyes’in gölgelere karışıp kısa mesafelerde ışınlanma güçlerini kazanmasını sağlayan Moira, benzer güçleri kendine de aşılamaktan geri kalmadı. Blackwatch bünyesinde gizli bir şekilde varlığını sürdürürken aynı zamanda Overwatch’un diğer kaynak ve teknolojilerine de erişim sağladı. Mercy’nin Valkyr zırhı ve biyotik teknolojileri üzerinde de inceleme yapan Moira bu teknolojiyi Reaper ve kendi üzerinde kullandığı genetik geliştirmelerle birleştirecek bazı çalışmalar yaptı. Ta ki o zamana kadar gizli tutulan varlığı Venedik faciasıyla ortaya çıkana kadar. Yüksek rütbeli Overwatch yetkilileri Moira’nın Blackwatch altında çalıştığına dair herhangi bir bilgileri olduğunu inkar ettiler ve Moira’yla olan bütün bağlantılarını kestiler. Ancak Blackwatch’un kapalı kapılar arkasında yaptıklarından yakayı sıyırmaları bu kadar kolay olmayacaktı…
Overwatch dağıtıldıktan sonra araştırmalarına devam etmek isteyen Moira, artık Reaper olarak bilinen Gabriel Reyes’in kendisine bir kez daha teklifte bulunmasıyla birlikte kendini terörist organizayon Talon’un bir parçası olarak buldu. Burada araştırmalarına ve deneylerine hiç ara vermeden devam etti. Zaman zaman Talon’un aktif ajanları üzerinde deneyler yaparken, bazense doğrudan kendi üzerinde deneyler yaptı. Widowmaker adıyla bilinen ajanın vücut ısısının düşük olması ve kalbinin yavaş atması gibi sonuçlardan sorumlu olan Moira’nın bütün deneyleri beklendiği gibi gitmedi. Kendi vücudunda yaptığı deneylerde heterokromi ve sağ yanının soluk ve zayıf bir hâl alması gibi sonuçlar ortaya çıktı. Ancak bu onu durdurmadı ve çok geçmeden daha da büyük bir teklif aldı. Irak’ta, çölün ortasına parlayan bir mücevher gibi kurulmuş olan ve Dünya’nın en parlak zihinlerini barındıran, bilim açısından en serbest şehri Oasis’e çağırılıyordu. Hem Talon’un hem de Oasis’i kuran bilim adamlarının desteğini arkasına alan Moira böylece dilediği gibi, sınırlandırılmalara takılmadan araştırmalarını yürütmeye başladı. Bir yandan Talon içinde yönetici konseyinin bir parçası olacak kadar yükselmiş de olan Moira’nın araştırmalarının kendisini ve insanlığı ne kadar ileriye (ya da geriye) götüreceğini ise zaman gösterecek…