Lorekeeper ekibi olarak katıldığımız Gamescom 2017 fuarında bu sene yine Blizzard ile röportaj yapma fırsatı yakaladık. World of Warcraft röportajında sorularımızı yanıtlayan kişi ise Oyun Direktörü Ion Hazzikostas oldu. Oldukça keyifli geçen bu sohbette kendisine birçok soru yöneltmekten geri kalmadık!

– Bildiğimiz üzere 7.3 yaması PTR’a düştüğü andan itibaren çeşitli siteler ‘datamining’ üzerinden henüz oyuna eklenmemiş bilgileri ve oyun içi geçiş sahnelerini takipçilerine sundular. Herhangi bir ek paket veya yama söz konusu olduğunda tüm detayları beta süreci ve PTR döneminde aktarıyorlar. Bu tarz sızdırılmaların önüne geçmek için herhangi bir önlem almayı planlıyor musunuz?

7.3 ve Argus’a gidiş sinematiklerini göz önüne aldığımızda bunları ilk olarak Gamescom’da paylaştık. Bu ve benzeri diğer bazı sinematikleri PTR’a eklememiştik, bu yüzden de bahsettiğin sitelerin yayınlama şansı yoktu. Böylece özellikle Warlords of Draenor zamanındaki gibi sinematiklerin yayınlanmadan önce bulunup sitelere konması ve tüm gizemini kaybetmesi gibi bir olayın yaşanmasının önüne geçtik. Konu büyü ve yeteneklerdeki değişiklikler, diyaloglar ve benzeri diğer verilere geldiğinde ise işler biraz daha farklı ilerliyor. Bunları tabii ki test aşamasında koymak zorundayız ve oyuncuların ne kadar istekli olduklarını da anlıyoruz. Ekibimiz de bu bilgilerin nasıl sunulduğunu yakından takip ediyor. Bu açıdan henüz herhangi bir adım atmayı düşünmüyoruz zira PTR veya beta dâhi olsa bizim yayınladıklarımız üzerinden gidiyor. İsteyen bu tarz kaynakları takip edip kendilerini ‘spoiler’a boğabilir. Görmek istemeyenler ise takip etmezler, bu kadar basit. Zaten bu tarz siteler de henüz oyunun kendisinde yayınlanmamış bir veriyi aktarırken her tarafına uygun uyarıları koyuyorlar.

– Artefakt güçlendirme sistemiyle ilgili bir sorumuz olacak. 7.3 ile birlikte ‘artifact knowledge’ sisteminin her hafta bir kere otomatik olarak artacağını söylemiştiniz. Biraz daha detaylandırabilir misiniz?

Evet, dediğin gibi haftalık olarak otomatik artacak. Bu noktada önceden ne yaptığımızı hatırlamamız gerek. Biz karakterler olarak gidip ‘artifact knowledge’ı kendimiz araştırmamız, bunun için ‘order hall resource’ harcamamız ve sonrasında tamamlandığında ise gidip teslim alarak öğrenmemiz gerekiyordu. Bu da oyuna ara verenler için bir külfet oluşturuyordu zira oyuna girip araştırmayı yapamadıkları yetişmeleri zorlaşıyordu. 7.3 ile birlikte bunu değiştirdik ve her hafta otomatik olarak ilerlemesine karar verdik. Böylece ‘catch up mechanic’ dediğimiz, karakterlerin diğer oyunculara yetişmesi sistemini de kolaylaştıracağını düşünüyoruz.

– 7.3 Legion’ın son büyük yaması mı olacak? Legion’ı sonraki ek paketle bağlayacak başka yamalar da yayınlamayı düşünüyor musunuz? Ve bunlara ek olarak 7.3.5 ile birlikte Antorus ‘raid’inin de yayınlanmasıyla bir sonraki ek paket ile aralarında ne kadarlık bir bekleme süresi olacağını düşünüyorsunuz?

İlk sorunu yanıtlamak gerekirse evet, 7.3 yaması Legion’ın son büyük yaması olacak. 7.3.5 yamasının ‘raid’ ve diğer bazı sınıf değişikliklerini getireceğini de unutmayalım. Bu yamayı Legion’ın artık son bölümlerini sunduğumuz ve hikâyeyi toparladığımız kısım olarak görüyoruz. Ancak bu Legion’ın hikâyesiyle alakalı ve daha anlatmak istediğimiz birçok şey var; sonuçta World of Warcraft evreni Legion ile bitmiyor. Bazı ek paketlerin çıkışına yakın yaptığımız oyun içi etkinlikler veya Argus’un gökte belirmesi gibi ara geçiş anlarını yansıtabileceğimiz birkaç yama fikrimiz var ama tabii bunlar daha küçük çapta olabilecek şeyler. Ne kadarlık bir bekleme süresi olacağı kısmındaki düşüncelerimize gelirsek… Tabii ki arayı çok uzatmayı bizler de istemiyoruz ancak kesin bir şey de söyleyemiyoruz zira her şeyin yayınlanmaya hazır hâle geldiğinden emin olmamız gerekiyor. Legion boyunca yamalar arasındaki gizli 7 hafta kuralına uymayı başarabildik çünkü her şeyi vaktinde tamamladık. Ancak içimize sinmeyen bir şey olsaydı yamanın çıkış tarihini değiştirebilirdik; dediğim gibi şansımıza şu ana kadarki hepsi yetişti. Amacımız olabildiğince uygun bir zamanda içerikleri hazırlayabilmek ve oyuncuları çok uzun süre bekletmemek; ancak yine de biraz önce dediğim gibi gerçek anlamda hazır olduklarından emin olmamız gerekiyor.

– Legion’ın bitişiyle birlikte artefakt silahlarımızın görünüşlerini tutabilecek veya eksik kalanları sonradan edinebilecek miyiz?

Hem evet hem hayır. Diyelim ki Legion boyunca açamadığınız bir görünüş var veya bir alt karakterinizle farklı bir silah üzerinde çalışacaksınız… Bunu sonraki ek paketlerde Legion içeriğine dönüp tamamlayabilir ve edinebilirsiniz. Yalnızca mythic + zindanları ve Broken Shore’daki ‘Mage Tower artifact challenge’ göreviyle gelenleri sonradan edinemeyeceksiniz zira bunların amacı zaten var olan ek paket içerisinde yapılıyor olmaları. Diğer soruna örnek olarak da diyelim Demon Hunter oynuyorsunuz ve silahlarınızın görüntüsünü çok seviyorsunuz veya Paladin karakteriniz var ve Corrupter Ashbringer görüntüsünü sonraki ek paketlerdeki silahlarda kullanmak istiyorsunuz; bunu yapabileceksiniz.

– Jaina nerede? Yakın zamanda görecek miyiz ve görürsek etrafta bolca dokunaç olacak mı?

Fakat dreadlordların dokunaçları yok ki…

Şaka bir yana, Heroes of the Storm’daki yeni Dreadlord Jaina görünüşü gibi bazen böyle oyuncuların hoşuna gidecek şeyler yapıyoruz ancak Jaina gerçekten dreadlord değil. Legion ek paketi boyunca kendisini görmedik, hikâyeye dâhil olmadı ve Horde’un Dalaran’a kabul edilmesini kaldıramayıp şehri terk ettiğinden beri nerede olduğunu bilmiyoruz. Yani tabii biz biliyoruz da oyuncu kitlesi olarak konuşursak haberimiz yok. Şu anda ekip olarak önceliklerimize yer vermeye çalışıyoruz. Tabii ki Jaina oldukça önemli ve güçlü bir karakter, onu bir anda unutmamız gibi bir durum söz konusu bile değil; ancak Legion söz konusu olduğunda önceliklerimiz arasında yer almadı. Gelecekte ne olacak, beraber göreceğiz.

– Trial of Style çok tutulan bir etkinlik oldu. Bu tarz benzer küçük etkinliklerden daha fazla koymayı düşünüyor musunuz?

‘Micro holiday’ dediğimiz etkinliklerin bazıları tek günlük ve oldukça küçük, oyunculara farklı deneyimler yaşatmak istediğimiz şeyler. Trial of Style gibi olanlar ise daha eğlenceli, oyuncuların sosyal anlamda bir araya gelip daha aktif olmalarını teşvik eden etkinlikler. Bu etkinliklerin belirli aralıklarla oyunda yer almalarını hedefliyoruz; çoğu yılda bir kerede olacak şekilde. Oyunculardan aldığımız geri bildirimler bizi gerçekten memnun etti ve gelecekte de bu tarz yenilikçi etkinlikler üzerinde çalışmak istiyoruz.

– Vindicaar’da sınıfların ‘order hall’larına kolay geçiş sağlamak adına geçitler açmak gibi bir planınız var mı?

Vindicaar ile Dalaran zaten birbirlerine bağlılar; ikisinde de ulaşımı sağlamak adına geçitler mevcut. Birçok ‘order hall’ da zaten o veya bu şekilde Dalaran’a bağlı veya sınıfa bağlı olarak kolayca gidilebilecek yollar var. Açıkçası nasıl Deliverance Point nasıl Broken Shore’un ana üssü gibiyse Vindicaar’ın da Argus’un ana üssü olmasını amaçladık ancak bundan ötesine götüreceğimizi düşünmüyoruz zira aslen gemide yapılabilecek çok fazla şey yok. ‘Order hall’ görevlerini kontrol edebileceğiniz bir masa mevcut, Nertherlight Crucible da gemide ancak Dalaran’ın da ek paketin ana şehri olarak devam etmesini istiyoruz. Ayrıca artefakt silahlarınızı geliştirmek için yine sınıfınızın ana üssüne gitmeniz gerekiyor. Bu yüzden Vindicaar için ‘oder hall’lara özgün ekstra bir geliştirme olmayacak.

– Hikâyeyle ilgili bir sorum var: Titanlar doğacakları zaman bütün bir gezegen olarak mı kalkıyorlar, yoksa sadece bir kısmından mı çıkıyorlar? Yani aslen demek istediğim hepimiz ölecek miyiz?

Ha ha, belki… Daha önce hiçbir gezegenin doğumuna şahit olmadım, çok da emin konuşamıyorum.

Şaka bir yana, hayır. Kelimenin gerçek anlamıyla bir gezegen olarak kalkmaları gibi bir durum söz konusu değil. Argus’taki Antorus ‘raid’i konuya biraz daha ışık tutabilir. Bildiğiniz üzere titanların ruhları olan dünya-özleri aslen gezegenlerin içerisinde yer alıyorlar ve gelişiyorlar. Argus’ta da benzer bir durumla karşılaşıyoruz. Ancak bir gezegenin bir anda ayaklanması gibi bir durum yok; o kadar birebir kelime anlamında bir olay değil aslında yaşanan.

– Şu zamana kadar birçok güçlü varlıkla savaştık. Sargeras gibi bir titanla savaşmak durumunda kalacak mıyız? Veya daha büyük ve korkunç varlıklarla; Void Lordlar gibi?

[SPOILER İÇERİR] Titanlar tamamen farklı bir durum; inanılmaz derecede güçlü ve büyükler. Avatarları ile savaşmak ise farklı bir konu. Tomb of Sargeras’ta Sargeras’ın Avatarı ile zaten çarpıştık; Antorus’ta da Aggramar’ın Avatarı ile çarpışacağız; oyun içerisindeki Macera Rehberi’nde bir kısım bilgileri yer alıyor. Ancak Aggramar’ın kendisiyle savaşmanız söz konusu olsaydı ekranda muhtemelen ayak parmağının yarısını filan görüyor olurdunuz ve bu hiç de ilgi çekici bir savaş olmazdı. Her şeyi geçtim, zaten o kadar güçlü bir varlıkla savaşabilecek durumda da değilsiniz. Karakteriniz ne kadar gelişmiş olursa olsun öylesine bir güce karşı koyamazsınız. Ancak dediğim gibi avatarları farklı bir konu. Biliyoruz ki titanlar çok çok uzun yıllar önce bedenlerini kaybettiler ve ruhları da neredeyse yok olmanın eşiğine geldi. Argus’ta göreceğimiz olay ise Sargeras’ın bu titan ruhlarının geriye kalan o küçük kısımlarını ele geçirdiği ve onları -kendi amaçları doğrultusunda tekrar hayata döndürmek için- yarattığı yeni bedenlere, kısacası avatarlara hapsettiği.

– ‘Raid’ mekanikleri ile ilgili olarak yeni eklemek istediğiniz veya planladığınız şeyler var mı? Özellikle bazı ‘boss’ların daha öncekilere benzer veya daha öncekilerin yeteneklerinin harmanlandığı mekaniklere sahip oldukları göz önünde bulundurulduğunda ne tarz yenilikler yapmayı planlıyorsunuz?

[SPOILER İÇERİR] Aslında doğruyu söylemek gerekirse yakın zamanda bazı ‘boss’ mekaniklerinin (özellikle ‘soaking’ dediğimizi ele alırsak) birbirlerine benzer olmalarının sebebi biraz da bu savaşları tasarlayan ekiplerin birbirlerinden habersiz olmalarından kaynaklandı. Bir noktada dövüşleri bir araya getirdiğimizde benzer yanlarının olduğunu fark ettik ancak herhangi bir değişiklik yapmak için çok geçti; bu yüzden tasarlandıkları gibi sunuldular. Ancak mesela Antorus’ta karşımıza çıkacak bir dövüşe değinecek olursak çok farklı mekanikler içerdiğini söyleyebiliriz. Bahsettiğimiz kısım, Sargeras tarafından ele geçirilmemiş ve yozlaştırılmamış bilinen son titan ruhu Eonar’ın bulunduğu çok platformlu alanı içeriyor. Kendi başına bir zindan kadar büyük olan bu kısımda Eonar’ı, onu ele geçirmeye çalışan Lejyon güçlerinden koruyacağız. ‘Tower Defense’ mantığının ‘raid’ içerisine oturtulmuş hâli, artı platformlar arasında geçişlerle devam edecek çarpışmalar ve daha fazlası gibi düşünebilirsiniz; kendi başına oldukça özgün özelliklere sahip olacak. Oldukça keyifli ve yenilikçi olacağını düşünüyoruz. Ayrıca bulunduğu alan da özenle tasarlandı; girdiğiniz anda ne kadar güzel olduğunu fark edeceksiniz.

– ‘Raid’ çarpışmalarının zorluğuna nasıl karar veriyorsunuz? Ve sizce yakın zamanda yapılmış en dengeli ‘boss’ hangisiydi?

Açıkçası bu biraz da kendi iç test ekibimizin çalışmalarına ve ‘boss’ mekaniklerine bağlı oluyor. Doğruyu söylemek gerekirse üst seviye loncalar bizim test ekiplerimizden çok daha iyiler zira belirli bir başarıma ulaşabilmek için çok daha farklı yaklaşımlar izleyebiliyor, çok daha değişik yolları deneyebiliyorlar. Bu loncalar ayrıca kendi aralarında kimin daha iyi olduğunu da ispatlamak istiyorlar, hâliyle kıyasıya bir çekişme oluyor. ‘Boss’ları çok kolay yaparsak hiçbir heyecanı kalmıyor ve birçok lonca tarafından hızlıca indiriliyorlar; çok zor yaparsak bu sefer de kimse indiremiyor ve defalarca ‘nerf’lemek zorunda kalıyoruz. Ancak ‘nerf’lerken de çok dikkatli olmamız gerekiyor zira ayarı kaçırırsak bu sefer yine loncalar tarafından hızlıca alt ediliyorlar. Hassas bir denge var ve en iyi loncaların bile haftalarca hiçbir ilerleme kaydedemeleri çok da alışılmadık bir şey değil. Hangi ‘boss’un bizce dengeli olduğuna ve tahmin ettiğimiz sürede indirilebildiğine gelirsek, Gul’dan (mythic) diyebiliriz.

– Biraz uzun ve arka arkaya olacak ama… Karakter yaratma ekranına saç, yüz ve benzeri seçimlerle ilgili herhangi bir yenilik getirmeyi düşünüyor musunuz? Farklı modellemelerle karşımıza çıkmak gibi bir fikriniz var mı? Ayrıca örneğin taurenlere taunka, night elflere nightborne, Forsaken’a insan dışında bir ırktan undead gibi taraflara alt-ırk seçeneği eklemek planlarınıza dâhil mi?

Karakter yaratma ekranına yeni seçenekler eklenmesi oyuncuların çokça istedikleri ve geri bildirimlerle bize ilettikleri bir talep. Bu konuda gerçekten sayısız istekle karşılaşıyoruz. Açıkçası biz de bu konuda neler yapabileceğimiz üzerinde çalışıyoruz; ancak ne zaman böyle bir eklentiye gideriz, kesin olarak tarih veremiyorum. Kesinlikle yapmak istediğimiz bir şey olduğundan şüpheniz olmasın. Alt-ırk konseptine gelince… Enteresan ve hoş bir fikir ancak yakın gelecekte herhangi bir zamanda yapabileceğimizi düşünmüyorum. Daha öncelikli planlarımız var ve şu anda elimizde yeterince fazla ırk mevcut.

– Chronicle ve diğer kaynaklardan bildiğimiz üzere henüz oyunda olmayan bazı ırk-sınıf eşleştirmeleri mevcut; mesela insan şaman, insan druid, night elf paladin ve benzerlerinden bahsediyorum. Bu tarz yeni ırk-sınıf kombinasyonları getirme planınız var mı? Şahsen insan şamanların geleceği günü dört gözle bekliyorum.

Doğruyu söylemek gerekirse yakın bir gelecek için böyle bir planımız yok. En son Legion ile birlikte gnome hunter konseptini getirdik. Ondan önceki en büyük kombinasyon eklentisini de Cataclysm zamanında yapmıştık. Bu gerçekten ciddi zaman ve emek gerektiren bir iş, oyuncuların ne kadar yoğun biçimde istedikleri de yolumuzu çizmemize yardımcı oluyor. Yapmak isteriz elbette ancak ne zaman olur, bilemiyoruz. Bekleyip göreceğiz.

– Peki Thrall nerede? Legion başında bir görünüp sonra ortadan kayboldu. Chris Metzen emekliye ayrıldığına göre Thrall’ı kim seslendirecek?

Thrall şu anca çocuk bakıcılığı yapıyor. Özellikle şaman oynayan oyuncuların bildikleri üzere Legion başında güçlerini eskisi gibi kullanamadığını söyleyerek ayrılmıştı; bunun sebebini de Garrosh’u elementlerin yardımıyla öldürmesine bağlamıştı. Thrall geri gelecek, hem de dönüşü çok uzun sürmeyecek; ancak bir şaman olarak dönmeyecek, bu kadarını söyleyebiliriz. Chris de seslendirmesini yapmaya devam edecek, merak etmeyin. Emekliye ayrılmış olabilir ancak düşündüğünüz kadar uzakta ve tamamen kopmuş değil; gerektiğinde projelere severek dâhil olacaktır.

– Bu hoş sohbet için çok teşekkür ederiz!

Çok güzel sorular geldi, biz teşekkür ederiz.