Bu fiyaskonun ardından Raynor, Findlay ve Kydd, olanların suçunun kendi üzerlerine kalacağını öngörerek ordudan ayrıldılar. Tam da bekledikleri gibi Vanderspool’un başına gelenler ve bütün katliam Raynor ile Findlay’in omuzlarına yüklendi. İki asker arkadaşı birlikte kanunsuz bir yaşam sürmeye başlarken Kydd ise kendi yoluna gidip keskin nişancılık yeteneklerini en çok para verenlere kiralamaya başladı. Kanun kaçağı olarak yaşadığı bu yıllarda Raynor, geride bıraktığı ailesini desteklemeyi sürdürdü ve kazandığı parayı aile dostu Myles Hammond aracılığıyla babasına yolladı ancak babası Raynor’ın karanlık yolda yürüdüğünü ve bu yasa dışı hayatından dolayı utanç duyduğunu söyleyerek parayı reddetti. Kısa süre sonra da çiftlikte yaşadığı bir kaza sonucunda hayatını kaybetti.
Raynor ve Findlay, Yeni Sidney adında Terran Konfederasyonu’nun güç merkezinden uzakta bir sınır gezegenine yerleşip birkaç yılı burada geçirdiler. Burada yaptıkları operasyonlar sırasında Konfederasyon ganimetlerine el koydular -ki bu ganimetler arasında Raynor’ın pek kıymet verdiği Colt altıpatlar ve antika bir müzik kutusu da vardı. Kendilerine belli ahlaki prensipler belirleyen ikili, her ne kadar kanun dışı işler yapsalar da asla çevredeki masumlara dokunmamayı ve mümkünse öldürmek yerine etkisiz hâle getirmeyi düstur edindiler. Namları gittikçe yayılmaya başlayan ikili, Scutter O’Banon adındaki suç patronunun ilgisini çekti. O’Banon’un kötü şöhretini ve ahlaki yoksunluğunu duymuş olan Raynor ise görüşme yapmayı dahi reddetti. Onun yerine Çığıran Kurukafalar adındaki kaçakçı çetesi için iş yapmayı kabul ettiler ve bu iş onları Konfederasyon sınırlarının dışındaki bir uzay istasyonuna yöneltti. O sırada bilmedikleri şey ise bütün bu görevin Ezekiel Daun adındaki bir kelle avcısının kendileri için kurmuş olduğu bir tuzak olduğuydu. İstasyonda kısılı kalan Jim ve Tychus, burada Ezekiel’in eski takım arkadaşları Hiram Feek ve Clair Hobarth’a işkence ederkenki holo görüntülerini izlemek zorunda kaldılar. Ancak onları daha da sarsan şey, Ryk Kydd’in Ezekiel tarafından boğularak öldürüldüğünü görmek oldu. Bu görüntü karşısında başta çaresizliğe kapılsalar da Ezekiel ile çatışmaya girdiler ve biraz da şansın yardımıyla istasyondan kaçmayı başardılar. Jim, Yeni Sidney’e dönmek istedi ancak Tychus bu sefer Ölü Adam Kayalığı’na gidip O’Banon’ın korumasına girmeleri konusunda ısrar etti.
Burada birkaç haftalığına nefes alma fırsatı bulan ikiliden Raynor huzursuz bir şekilde Hammond’la iletişim kurmaya çalışırken Tychus ise kendini Gümüş Dilber adındaki barda seks ve uyuşturucuya vurdu. Hammond’dan mesaj almayı başaran Jim, annesinin çok hasta ve ölmek üzere olduğunu öğrendi. Bu sırada O’Banon ikilinin kendisine olan faydasını test etmeye karar vererek onları bir “paketi” teslim almak üzere Halcyon’a gönderdi. Annesinin durumundan endişe duyan Jim ise önce Shiloh’a uğramaları gerektiğinde ısrarcı oldu; Findlay ise ona işini halletmesi için bir günlük süre verdiğini söyleyerek kendi başına Halcyon’a devam etti.
Myles Hammond, Jim’le son görüştüklerinden bu yana Centerville’in başkanlığına gelmişti ancak Shiloh’taki durum düşünülünce Hammond’ın da bu gezegende kalmaya niyeti yoktu ve gözünü Mar Sara kolonisinde sulh hâkimi olmaya dikmişti. Jim’e annesinin Konfederasyon’un dağıttığı erzak yardımlarında kullanılan kötü maddeler sebebiyle Centerville’in büyük bir çoğunluğu gibi kanser olduğunu anlattı. Aynı zamanda oğullarının kendilerine yolladığı paraya dokunmayı da reddetmişlerdi ancak Hammond, Çiftlik Yardım Fonu aracılığıyla bu paranın bir kısmını onlara fark ettirmeden vermeyi başarmıştı. Annesiyle son kez bir araya gelen Jim, babasının ona bıraktığı holo-videoyu izledi. Karanlık yola saptığı için oğlundan utandığını ve onun kanla kazanılmış parasını asla kabul edemeyeceklerini söyleyen Trace Raynor’ın bu videosu Jim’e oldukça dokundu. Kalbi kırılan Jim, son anına kadar annesinin yanında kalacağını söyledi ve öyle de yaptı: O akşam Karol Raynor, oğluyla tekrar buluşmasının verdiği rahatlamayla son nefesini verdi. Jim’e annesinin defin işlemlerini halledeceğinin sözünü veren Hammond, aynı zamanda Mar Sara’da onu her daim hoşça karşılayacağını belirterek eski dostuyla vedalaştı.
Kanun dışı hayatını ciddi şekilde sorgulamaya başlayan Jim, Halcyon’daki uzay üssünde Tychus ile buluştu. Burada görevlerinin asıl detaylarını öğrendiler: Andrew Forrest adındaki farmakoloğu bulup kaçırmaları gerekiyordu. Forrest aynı zamanda “Ütopya” adındaki fazlasıyla bağımlılık yapan uyuşturucunun formülüne sahipti; bu formülün bir kısmını yazılı olarak tutuyor, kritik bir parçasını da güvenliğini sağlamak adına kendine saklıyordu. İki doktor kılığında tesise sızıp Forrest’ı kaçırmaya başladıkları sırada önce güç kesintisi, hemen ardından da patlama oldu ve Ezekiel Daun ile bir kez daha karşı karşıya geldiler. Çatışma sırasında Forrest öldü ancak Findlay formülü ve uyuşturucunun bir örneğini almayı başardı. Raynor ise Daun’un suratına asit fırlatarak onu yavaşlattı ve laboratuvarı patlatarak Halcyon’dan kaçmayı başardılar. Tabii Forrest’ın ölmüş olması O’Bannon’ın hiç hoşuna gitmedi. O’Bannon için çalışmak zorunda kalmış olmaktan zaten hoşlanmayan ve babasının sözlerinin ağırlığı omuzlarına çöken Raynor hışımla ortamı terk etti ve daha sonra Tychus’u Ölü Adam Kayalığı’ndan kaçmaları gerektiği konusunda ikna etti. Ancak gözler üzerlerindeyken bunu yapmaları neredeyse imkânsızdı ve bu yüzden de bir plana ihtiyaçları vardı.
Aralarındaki kızgınlık bir nebze dindiğinde O’Banon, Tychus ve Jim’e onları asıl neden işe aldığını açıkladı: Bacchus Ayı’ndaki Covington Bankası’ndan 700 milyon kredilik soygun yapmayı planlıyordu ve kendi yaverlerinden biri olan Ash Thompson’ın eşlik edeceği ikili bu iş için biçilmiş kaftandı. Raynor’ın suratına attığı asit yüzünden bir gözünü kaybetmiş ve intikam aleviyle yanan Ezekiel tarafından takip edildiklerini bilmeden Bacchus’a indiler. Burada Jennifer ve Gustav adındaki kontaklarıyla buluştular; Jennifer ekibe soygunu yapmalarında yardımcı olacak teknolojik yelekler dağıttı. İçerisine bir EMP cihazı ve her türlü tanığı zararsızca etkisiz hâle getirecek toksin taşıyan mekanik örümcekler dâhil olan bu yelekler kasaya kolay bir şekilde ulaşmalarını sağlayacaktı. Fakat soygunu hem mümkün kılan hem de zorlaştıran bir faktör daha vardı: Yıldızlararası Şerifler Kongresi. Kongre normalde sıkı olan banka güvenliğinin gevşemesini sağlıyordu ancak bir dolu şerifin Bacchus’ta bulunması hâliyle onlar için tehlikeliydi. Nitekim Jennifer ve Tychus barda eğlenirlerken daha önceden yollarının kesişmiş olduğu Şerif Wilkes’la göz göze gelince kimlikleri ortaya çıktı. Yine de yakalanmadan gözden kaybolmayı başardılar.
Soygunlarının ufak bir provasını çalışmak için bankaya giden ekip, burada bu sefer de Yeni Sidney’deki tren soygunu sırasında Jim’in bayıltarak saf dışı bıraktığı George Woodley ile karşılaştı. Woodley çalmaya çalıştıkları paranın Çiftlik Yardım Fonu’na ait olduğunu ve Jim’in annesi gibi birçok çiftçiye yardım ettiğini, bu yüzden Raynor’ın bu işe kalkıştığına şaşırdığını söyledi. Hem bu bilgi hem de Tychus’un bunu ondan gizleyerek bu işe kalkışmış olmasından dolayı küplere binen Jim, partneriyle hararetli bir tartışmaya girişti. Bu sırada ellerini zorlamak isteyen Thompson, mekanik örümcekleri kullanarak bankadaki tüm tanıkları öldürdü; örümceklerden biri Woodley’e doğru ilerlerken Raynor araya girerek onun hayatını kurtardı. Thompson kontrolden çıkmış olan ve soygunu yarıda bırakmaya çalışan Raynor’ı omzundan vurarak yaraladı; Tychus ise tereddüt dahi etmeden Thompson’ı öldürerek karşılık verdi.
Güvenli bir teras katına kaçan ikili, burada Ezekiel’in kendilerine kurduğu bir diğer tuzakla karşılaştılar. Ezekiel kendinden emin bir şekilde başlarına ödül koyan ve Cennetin Şeytanları’nı ölüme mahkûm eden ismi açıkladı: Javier Vanderspool. Eski kumandanlarının hâlâ hayatta olduğuna şaşırdılar ancak Raynor kendini toplayıp yarası yüzünden kendinden geçmeden önce son gayretiyle Ezekiel’i vurmayı başardı; kendine geldiğinde güvenlik güçleri etraflarını sarmıştı ve apartmana girmeye çalışıyorlardı. Tychus yaptıklarını telafi etmek için Jim’e kaçmasını söyledi ve polisleri oyalamaya başladı. Polisler apartmana girdiğinde Tychus’u ve yaralı haldeki Ezekiel’i tutukladılar.
Kanun kaçağı hayatını geride bırakmaya kararlı olan Jim, Hammond’ın teklifini hatırlayarak Mar Sara’ya gitti. Hammond burada planladığı gibi sulh hâkimi pozisyonuna gelmişti ve Raynor’ın geçmiş günahlarını affedip ona yeni bir başlangıç sunacak konumdaydı. Böylece ona Mar Sara’da şeriflik teklif etti. Teklif çok cazipti ama Raynor’ın yarım kalmış son bir işi vardı. Bu yüzden aylarca Vanderspool’un izini sürdü ve onu nihayet Tarsonis’te buldu. Yapay ciğerle yaşamaya mahkûm olmuş eski komutanının karşısına çıktı. Vanderspool ona para teklif etti, hayatını bağışlaması için yalvardı… Raynor’ın cevabı ise Colt altıpatlarıyla Vanderspool’u vurup silahı da cesedinin üzerine bırakmak oldu. İntikam için değil, adalet için; Lisa Cassidy, Max Zander, Hank Harnack, Connor Ward, Hiram Feek, Clair Hobarth, Ryk Kydd için. Cennetin Şeytanları adına adaleti sağladıktan sonraysa kendi seçtiği kişi olmak için Mar Sara’ya dönüp Hammond’ın teklifini kabul etti.