Fire – Felo’melorn
Felo’melorn
Felo’melorn. Alev Darbesi. Krallar kılıcı. Trollerin laneti. Efsanesi bin yıllık dönemin gerisine uzanıyor. Bir umut, kayıp, yıkım ve yenileniş gücü sembolü olarak duruyor.
Felo’melorn’u kullananlar, isimlerini tarihe sonsuza dek yazdırmışlardır. Sen de aynısını yapacak mısın?
Felo’melorn, Bölüm Bir
Kesin olarak bilinmemekle birlikte nesiller boyu geçen söylentilere göre bir gün asil elflerin kralı olacak genç Dath’Remar Sunstrider, Felo’melorn adındaki silahı rüyasında görmüştü. Bu rüyada mistik kılıç, güneş gibi yanmaktaydı ve o kadar çok düşmanı dağıtmıştı ki kandan hızla akan bir nehir yaratmıştı.
Dath’Remar daha sonra kılıcın görünüşüyle ilgili belirgin özellikleri, silahı mistik ocağında döven büyü-demircisi Luminarian’a sayacaktı.
Felo’melorn, Bölüm İki
Kadimler Savaşı’nda yer alan gece elfi rahibesi Serena Everwind’in kişisel yazıtlarından:
“Dath’Remar Felo’melorn’u, yani Alev Darbesi’ni, zihni ele geçirilmiş bir elf gibi kullanıyordu. Durdurulamaz bir güçtü; görkemli ve zarif olduğu kadar vahşi ve ölümcüldü. Dath’Remar uzuvları gövdelerden ve başları omuzlardan ayırırken kılıcın rünleri, öfkeli kalbiyle ritim içinde atan bir nabız gibi görünüyordu.
“Mücadele sona erdiğinde Dath’Remar, iblis kanıyla yıkanmış bir hâlde durdu. Gece çöktüğünde daha çok savaş olacağını biliyorduk ancak yine de bu elf ve kılıcı aramızdayken zaferin ulaşabileceğimizin ötesinde olmadığına dair bir umuda tutunduk.”
Felo’melorn, Bölüm Üç
Asil elf kralı Dath’Remar’ın büyük-büyük oğlu Anasterian Sunstrider’ın ellerinde Felo’melorn, efsanevi trol-katili hâline geldi.
Troller arasında sadece en zorlu ve kurnaz düşmanları öldürmek için değil, aynı zamanda üstün sayılarını biçip geçmek ve savaş alanlarını kanlarıyla sulamak için mistik büyüyle güçlendirilmiş, sihirli bir kılıcın fısıltıları dolanmaya başladı.
Trol cadı hekimleri, kötü şöhretli silaha karşı nazarlar ve lanetler yapmaya koyuldular; ama tarih, en karanlık vudunun bile Felo’melorn’un Trol Savaşları’ndaki etkisini azaltmak için çok az şey yapabildiğini doğrulamıştır.
Felo’melorn, Bölüm Dört
Eski rahibe Liadrin’in kişisel yazıtlarından, Quel’Thalas saldırısı sırasında ölüm şövalyesi Arthas ve Anasterian Sunstrider arasındaki savaştan bir rapor:
“Tüm mücadele durma noktasına geldi. Savaş alanına sessizlik çöktü. Eski prens Arthas, Anasterian’ı bir buz tabakasının içinde donduran büyüyü yaparken uzaktan çaresizce izledim. Ölüm şövalyesi ilerlerken kral, bir karşı büyü yaparak kendini kurtardı. Felo’melorn ve Frostmourne buluştu, çarpışmalarının keskin şangırtısı buzun ve kanla ıslanmış yerlerin üzerinde yayıldı.
“Buluşmalarının gücü Felo’melorn’u, yani Alev Darbesi’ni ikiye ayırdı. Arthas’ın savuruşu devam etti ve yaşlı, sevilen kralımızın sağ bacağını kopardı. Anasterian kalan dizinin üstüne düştüğünde bile saldırdı ve kırık kılıcını ölüm şövalyesinin uyluğuna gömdü. Arthas, Frostmourne’u yukarı kaldırdı, üzerinden aşırıp aşağı döndürdü, Anaesterian’ın köprücük kemiğinin arkasından kabzasına kadar batırdı ve göğsünün derinliklerine sapladı.
“Ölüm şövalyesi kılıcını hızla çekerek serbest bıraktı; Anasterian buzun üstüne doğru yalpaladı.
“Asil elflerin yüce kralı ölmüştü. Ve birçoğumuz için o gün, umutlarımız ve kalplerimiz de onunla birlikte öldü.”
Felo’melorn, Bölüm Beş
Lor’themar Theron’un günlüğünden, Prens Kael’thas’ın Quel’Tahalas’ın yıkımının hemen ardından dönüşü ile ilgili bir alıntı:
“Düşen kralımız Anasterian, han salonundaki bir masanın üzerinde yatıyordu; kırık kılıcı Felo’melorn, iki parçası bir araya getirilmiş şekilde göğsünün üstünde uzanmıştı. Prensimize silahın ölüm şövalyesi Arthas ile yapılan savaşta kırıldığını söyledim.
“Kael’thas babasının bedenine doğru yürüdü ve Alev Darbesi’nin kılıcının ayrılabilmesinin mümkün olduğuna inanmadığını belirterek parmağını kırık üzerinde gezdirdi.
“Halkımızı ve artık gücümüzü veya hâkimiyetimizi değil, kaybedebileceğimizi simgeleyen efsanevi kılıcı bekleyen mirasın -şayet varsa- ne olduğunu merak ederek kalakaldım.”
Felo’melorn, Bölüm Altı
Quel’Thalas’a yapılan yıkıcı Musibet saldırısını takip eden dönemde Prens Kael’thas, hayatta kalan asil elfleri sin’dorei, yani kan elfleri olarak yeniden isimlendirdi. Prens ve bir grup kan elfi, kalan diriölü kuvvetlerine karşı Büyük Mareşal Garithos’un insan askerlerine destek olurken Kael’thas’ın, babasının kılıcı Felo’melorn’un parçalarını harap meskenindeki bir büfede sakladığı söyleniyordu.
Kael’thas, Alev Darbesi’nin kılıcını yeniden bir bütün hâline getirmeyi hayal ediyordu; böylece ezici güçlüklerle yüzleşirken bile kan elflerinin yıkılmayacağını halkına gösterecek bir umut sembolü olarak yeniden hizmet edebilecekti.
Felo’melorn, Bölüm Yedi
Bir süre sonra Prens Kael’thas Sunstrider, Felo’melorn’un kırık parçalarını birleştirme hayalini gerçekleştirdi.
Kılıcın “büyü, öfke ve intikam için yakıp kavuran bir ihtiyaç” ile yeniden dövüldüğü söylenmektedir.
Kılıcın, Kadimler Savaşı’ndan önce silahı ilk defa efsanevi mistik ocağında yaratan büyü-demircisi Luminarian’ın soyundan gelen birine götürüldüğü hakkında tahminler yapanlar vardır. Bu iddia, asla bağımsız olarak doğrulanmamıştır.
Felo’melorn, Bölüm Sekiz
Kael’thas Sunstrider’ın ölüm şövalyesi Arthas ile olan savaşıyla ilgili Kael’thas’ın kişisel yazıtlarından bir rapor:
“Ölüm şövalyesi, kılıcı Frostmourne ile aşağı doğru kavis yaparak hücuma geçti. Asamla karşı durdum ancak bir işe yaramadı; asa parçalandı. Ondan sonra sürprizimi ortaya çıkardım…
“Felo’melorn. Onarılmış, yeniden bir bütün yapılmış Alev Darbesi. İki kılıç çarpıştığında haklı bir hiddetle yandı. Her birimiz sağlam durarak kılıçlarımızı sıkıca bastırdık. Gülümsedim ve Arthas’a Felo’melorn’u hatırlayıp hatırlamadığını sordum.
“Küçümseyici bir şekilde cevapladı, babamı katletmeden önceki anda Frostmourne’un altında kırıldığını gördüğünü söyledi. Beni geriye ittiğinde ona kılıcı bulduğumu ve onun yeniden dövüldüğünü söyledim.
“‘Kırık kılıçlar onarıldıkları noktada zayıftırlar, elf,’ dedi aşağılık eski prens.
“‘İnsan kılıçları, belki,’ diye cevapladım. Ve biliyordum… O gün en azından bu tek şeyi biliyordum: Kazanamayabilirdim ama Felo’melorn bir daha asla kırılmayacaktı.
“Yenilenmiş bir amaçla dolarak saldırdım.”
Felo’melorn, Bölüm Dokuz
Kral Anasterian’ın uzak akrabası Lyandra Sunstrider’ın günlüğünden:
“Bugün, sonunda doğuştan hakkım olanın yerini keşfetmeye yönelik çabalarım meyve verdi.
“Şimdi biliyorum ki atalarımın kılıcı Felo’melorn, Alev Darbesi, Lich Kral’ın sığınağı Buztacı Hisarı’nda bulunuyor.
“Hain Kael’thas Sunstrider’ın elinden çıktıktan sonra kılıcın götürüldüğü yer orasıydı.
“Sonunda Sunstrider tahtı üzerindeki iddiamı doğrulayacağım. Alev Darbesi’ni aramalıyım ve kaderimi gerçekleştirmeliyim.”
Felo’melorn, Bölüm On
Kral Anasterian’ın uzak akrabası Lyandra Sunstrider’ın son günlük kaydı:
“Buztacı Hisarı, ismine lanet ediyorum.
“Boş salonlar arasından yolumu açtım, siyah saronitten dönen bir labirentin içinden geçtim; ta ki kasvetli bir geçidin sonundaki odadan dökülen sıcak, kırmızı bir parıltı görene dek.
“İçeri girdim ve gördüm… Felo’melorn. Bir kürsünün üzerine konmuş olan Alev Darbesi. Sonunda Sunstrider tahtı üzerindeki iddiamı pekiştirecek kılıç! Yaklaştım, huşu içinde uzandım…
“Kapı arkamdan çarpılarak kapandı. Uzun zamandır aradığım ödül sonunda avucumun içindeydi…
“Ama şimdi… Tuzağa düşmüştüm. Kuşkusuz ölüm beni bekliyordu. Belki de… daha kötüsü.”
Felo’melorn, Bölüm On Bir
Aethas Sunreaver tarafından verilen konuşmadan bir alıntı:
“Kardeşlerim, Sunreaverlar’ın Kirin Tor’dan kovulmasından sonraki zamanlarda geri kabul edilmemizi güvene almak için çaba gösterdik. Size şimdi söylüyorum ki kurtuluşumuzun anahtarı mevcut… Buztacı Hisarı’nın donmuş siyah salonlarında, düşmüş elf Lyandra Sunstrider’ın elinde duruyor.
Şimdi orada eski benliğinin yeniden canlandırılmış bir kabuğu olarak yaşıyor ama öğrendim ki kralların meşhur kılıcı Felo’melorn, Alev Darbesi, Lyandra’nın ellerinde. Bizzat Lich Kral’ın kendisi tarafından Lejyon’a karşı olan savaşa yardım etmesi için onun emanetine bırakılmış. Lyandra yaşayanlar arasındayken kılıca karşı takıntılıydı ve onu almak için Buztacı’na gittiğinde bu takıntının onun düşüşü olduğu kanıtlandı. Ancak Lyandra’nın trajik yanlış adımı, bizim için bir fırsat sağladı…
“Sunreaverlar için Kirin Tor’un içinde… Hak ettiğimiz yeri yeniden alma fırsatı!”