-Mümkün olduğunca her yeri Alt tuşuna basarak geçeceğiniz “Arama” modunda gezin. Tuzaklar gerçekten çok can yakabiliyor, bu sayede onları önceden farkedebilir, normalde TAB’la baktığınızda göremeyeceğiniz gizli hazineleri keşfedebilirsiniz. Üstüne çoğu düşmanı onlar sizi fark etmeden göreceğiniz için sürpriz saldırılar da yapabilirsiniz. (Siz yine de Auto-pause ayarlarınızı yapın ki o sırada düşman görürseniz oyun otomatik dursun tabii) Karakterlerin yavaş hareket etmesinin önüne geçmek için D’ye basarak oyunu 2x hıza alabilirsiniz. (Tekrar D’ye bastığınızda normal hızına döner)
– Oyun sizi anlamsızca yaratık öldürmeye zorlamak yerine tecrübe puanlarını görevlere, harita keşifleri gibi aktivitelere yüklemiş durumda. Ha, yaratık öldürerek hiç mi tecrübe kazanmıyorsunuz? Kazanıyorsunuz aslında. Ama sadece “Bestiary”yi doldurmanız için gereken bilgileri onlarla savaşıp topladığınız için. Beastiary’de bir yaratığın bilgilerini tamamen doldurduktan sonra ondan bir daha tecrübe almıyorsunuz zaten.
-Düz bir şekilde tüm karakterleri seçip tek bir düşmanı tıklayıp işleri şansa bırakmak gerçekten çok kötü bir fikir. Direkt aklınızdan silin o fikri. Onun yerine hangi karakterle kime saldıracağınızı, hangi açıdan saldıracağınızı planlayın. Nasıl olsa Space Bar’a basıp oyunu durdurabiliyorsunuz. (İsterseniz durdurmadan S tuşuna basarak sadece yavaşlatabilirsiniz de tabii) Bunu avantajınıza kullanın. Çok zorunda kalmadıkça dibinizde bir yaratık size vururken gidip başka bir karaktere doğru koşmaya kalkmayın. Ekstradan saldırı yemenize ve çok yüksek ihtimalle ölmenize ya da ciddi hasar almanıza yol açar.
-Sıkışık alanları kendi yararınıza kullanın. Eğer rakip çok kalabalıksa onları ufak bir kapının önüne dizip girişe diktiğiniz tankla teker teker gelmeye zorlamak imkansız gibi gözüken bir çok dövüşü kolaylaştıracaktır. (Biraz hileye kaçsa da kapıya diktiğiniz savaşçıya 1. Level Priest büyüsü “Withdraw” atmak bayağı etkili bir taktik) Onun dışında bir odaya grup halinde dalmak yerine tek bir karakterle düşmanı gruplar halinde üzerinize çekmek de inanılmaz faydalı oluyor.
-Debuff ve Crowd Control yeteneklerinin faydasını yabana atmayın. Damage Reduction’ını düşürdüğünüz bir Drake, tam DR’a sahip bir Drake’e göre çok daha kısa sürede inecektir. Eğer grubunuzda Chanter vb summon yapabilen bir karakter varsa yaptığınız summonlarla düşmanı bölün ve ön saflardaki savaşçılarınıza vakit kazandırın. (Aynı zamanda düşmanı iki taraftan kıstırmayı başarabilirseniz “Flanked” bonusu da alabilirsiniz hem)
-Hangi karakterin nerede durduğu bir savaşın sonucunu belirleyebilir. Kırılgan karakterlerin her daim arka saflarda durmasına dikkat edin. Önde düşmandan gelen darbeleri göğüsleyebilecek ağır zırhlı savaşçılarınız olsun. Büyücülerin çoğu büyüsü alan etkili olduğundan ve kendi takımınıza da hasar verebildiğinden büyüleri kullanırken pozisyonunuzu büyük bir dikkatle seçmelisiniz. (Sarı alanda olan dost birimler için korkmanıza gerek yok, onlara yetişmiyor büyünün etkisi)
-İyice detay kasmak isterseniz, yanınızda farklı durumlar için farklı silahlar ve zırhlar bulundurun. Düşmanınızın türüne göre ona daha çok hasar veren, özenle Enchant edilmiş silahlar savaşın gidişatını yönlendirebilir. Keza aynı şey giydiğiniz zırhlar için de geçerli, düşmanınızın elindeki silahlara göre etkisini azaltacak zırhları da yanınızda bulundurmakta fayda var. Kimin neye karşı avantajı ve dezavantajı olduğu vb bilgileri öğrenmek için Bestiary’yi sık sık kontrol edin.
-Dinlenme bonuslarının gücünü hafife almayın. The Gilded Vale ya da Defiance Bay gibi yerlerdeki hanlar belki pahalı gelebilir, ama en azından Od Nua’ya girerken ya da zorlu bir göreve çıkarken mutlaka Stronghold’daki Brighthollow’da dinlenip ihtiyacınıza göre bir bonus buff kazanın.
-Etkisiz hale getirdiğiniz tuzakları düşmanlarınıza karşı kullanabilirsiniz. Sizi özellikle zorlayan bir düşman varsa yolunun üzerine bir tuzak yerleştirip öyle üzerinize çekin. Bunun için en ideal yöntem Rangerların hayvanını kullanmak. Hatta hayvanların da konuşmaları tetikleyebildiğini düşünürsek, normal karakterlerden daha hızlı koşan hayvanı düşmanın üzerine yollayıp konuşmayı başlatmak ve onları asıl grubunuzun beklediği noktaya çekmek gerçekten de yararlı bir taktik. (Hatta grubunuzda Chanter varsa düşmana bilerek kendinizi kovalatmak onların dizelerinde ilerlemelerini sağlar ve dövüşe girdiğiniz anda yüksek seviye büyülerini anında yapabilme imkanı verir)
-Caed Nua’yı aldıktan sonra ilk önceliğiniz size çeşitli fayda sağlayacak binaları yapmak olsun. Hızlıca tamamlayacağınız bir zindan, normalde öldürmek zorunda kalacağınız bazı NPC’leri hapse atmanıza olanak sağlar. Peki hapse atmak ne işe yarar? Arada sırada bazı NPCler kalenize gelerek zindanınızdaki karakterler için size para önerebiliyor. Ufak da olsa ekstra bir gelir kapısı demek bu da. Ya da Warden’s Lodge yaparak çeşitli Bounty görevlerini açabilirsiniz. (Levelları birazcık yüksek olabiliyor gerçi bunların)
-Stronghold’da inşa ettiğiniz binaları bir handa sürekli dinlenerek hızlıca tamamlayabilirsiniz, ancak “turn” denilen olay çok daha farklı şekilde işliyor. Kenarda beklettiğiniz NPC’leri yollayabileceğiniz görevlerin ve vergi toplama işlemlerinin “turn” üzerinden işlediğini muhtemelen farketmişsinizdir. Bu “turn”ler siz irili ufaklı görev bitirdikçe tamamlanıyor, yani binalar gibi hızlıca aradan çıkartmanız pek mümkün değil. O yüzden de görev aralarında Stronghold’u kontrol etmek akıllıca bir hamle olacaktır.
-Ara ara yüzeydeki maceralarınıza mola verip Caed Nua’nın altındaki Od Nua’yı keşfe çıkın. Hem çok sağlam ganimet, hem de gayet iyi miktarda tecrübe puanı kazanacaksınız. Ancak iyiden iyiye zorlanmaya başladığınızı hissettiğiniz noktada bırakıp biraz seviye atladıktan sonra geri gelin. Tek seferde 15 katı birden halletmeniz imkansıza yakın çünkü.
-Caed Nua’yı koruması için isterseniz çeşitli kiralık askerler tutmanız mümkün. Bu askerleri kalenizde tuttuğunuz her gün için tekrar ödeme yaptığınızdan ve herhangi bir eşkıya saldırısı sırasında çok kolaylıkla ölebildiklerinden paranızı bunlara harcamamanızı tavsiye ediyorum. Auto Resolve seçeneğini kullanmadığınız takdirde çoğu saldırıyı kendi başınıza da kolaylıkla savuşturabiliyorsunuz zaten. Ancak Auto Resolve yaptığınızda üç beş kişilik ayak takımının binlerce bakır harcayarak yaptırdığınız binaları yıktığını görmeniz işten bile değil. Siz yine de güvenlik güncellemelerini yapın ama tabii, sizden bağımsız olarak vergilerinizi çalıp durmasın etraftaki haydutlar…
Genel olarak Pillars of Eternity’deki maceralarınızdan keyif almak ve düşmanlarınıza üstünlük kurmak için dikkat etmeniz gerekenler bunlar. Sizi bilmiyoruz ama biz Eora’yı keşfederken inanılmaz keyif aldık, hala da almaya devam ediyoruz. Önümüzdeki haftalarda da çeşitli tarihçelerle Eora’yı keşfetmeye devam edeceğiz!