Terran Konfederasyonu’nun bel kemiği, devasa zırhları ve gaus tüfekleriyle düşmanının yüreğine korku salan Marine birimleriymiş gibi dursa da, aslında Marinelerin hayatta kalmasını ve savaşmaya devam etmesini sağlamakla görevli çok önemli bir birim daha vardır: Sıhhiye.

Sıhhiyecilerin Koloni Filolarında ön saflarda ilk görülüşü, Konfederasyon’un Lonca Savaşları sırasındaki deneylerine kadar uzanmaktaydı. İlk başta ana üsse gelen yaralıları tedavi etmekle hükümlü olan Sıhhiye birliğinin çok nadiren de olsa operasyonlara ve savaşlara katıldığı da görülmeye başlanmıştı. Ancak savaşa hazır, zırhlı Konfederasyon sıhhiyecilerinin asıl yaygınlaşması protoss ve zerglere karşı yapılan Büyük Savaş’ta gerçekleşti. Marinelerin bu savaşta çok ciddi zaiyat vermesi, Birleşmiş Dünya Direktörlüğü’nün uzlaşma filosuna Sıhhiye birliklerini katmasına neden oldu. İlginç bir şekilde, bu pozisyon için yapılan başvuruların ciddi bir kısmı kadınları içeriyordu.

Savaşın ön saflarında olacakları için korumaya ihtiyaç duyan sıhhiyeler, BDD’nin teknolojik önderliğinin faydasını sonuna kadar kullanıyordu. Marinelerinkine benzeyen, korunaklı ve beyaz bir zırh giyen sıhhiyeciler aynı zamanda kimyasal destekleyiciler ve nano-tıbbi cihazlarıyla savaş alanındaki askerlerin daha etkili savaşmasını sağlayabiliyordu. Hatta gerektiğinde hayati müdahalelerde bulunup savaş alanında ameliyat bile gerçekleştirebiliyorlardı. Fakat yetenekli ve teknolojik anlamda gelişmiş sıhhiye ekipleri bile bazen bir askeri kurtarmaya yeterli olmayabiliyordu. Bu durumda sıhhiyeciler “Son Protokol” olarak bilinen öldürücü bir ilacı askerlere acısız bir ölüme kavuşmaları için enjekte ediyordu.

Dayanıklı zırhları ve kollarına asılı kalkanlara rağmen savaş alanında rakibin ilk hedefi olan sıhhiyeciler, diğer askerler kadar olmasa da yine de hatrı sayılır bir silah gücüne sahipti. A-13 Flaş Bombası Atar, C-7 gaus tabancası bilinen sıhhiye cephaneliğinin sadece ufak bir kısmı…

Yine de Terran Hükümdarlığı, Kuluçka Savaşı sonrasında yeni geliştirdiği Sıhhiye/Tahliye gemilerine ağırlık verdiği için artık savaş alanlarında eskisi kadar çok sıhhiye birimi görmek mümkün değil.

Teğmen Rosa Morales’e gelecek olursak… Koprulu Sektörüne doğru yola çıkan BDD Keşif Filosu’nun bir parçası olan Morales, aynı zamanda İkinci Overmind’a onu etkisiz kılacak nörostimleri enjekte eden ekipteydi. Haliyle de Char’da Fenix ve Tassadar’ın kendilerini feda ederek kazandırdığı zaferde büyük emeği geçmişti.