“Bundan iki milenyum önce bir savaş oldu; insanların dünyası ile Cehennem arasında. Fakat Cehennem’den birisi adaletin yanında yer aldı ve kendi birliğinin karşısında durdu; tek başına. Daha sonra usulca insanların dünyasına yerleşti ve dengeyi sağlamaya devam etti; ölene kadar. O, Efsanevi Kara Şövalye Sparda’ydı.”
Dante ve Vergil’ın babası Efsanevi Kara Şövalye Sparda, Cehennem’in gördüğü en büyük savaşçıydı. En az oğlu Dante kadar asi, bir diğer oğlu Vergil kadar da aklı başında biri olan Sparda için efsaneler onun cesareti ve adilliğinden de sıkça söz etmektedir. İnsanlık için sayısız kez şeytanların karşısına geçmiş, bu sebepten dolayı kendi ırkdaşları tarafından hain olarak nitelendirilmiştir. Eşi Eva ise oğullarına, onu tıpkı efsanelerin bahsettiği gibi cesur ve adil bir kalbe sahip asil bir savaşçı olarak anlatmıştır.
Sparda’nın Cehennem‘de tıpkı kendi oğulları gibi ikiz kardeş olan iki öğrencisi vardı; Baul ve Modeus. Efsanevi Kara Şövalye, sert ve disiplinli kardeş Baul’a gücünü, sakin ve nazik olan kardeş Modeus’a da bilgeliğini bahşedecek kadar güvendi. İki milenyum sonra bu iki kardeş, ustaları Sparda’nın oğlu Dante’ye meydan okuyacak ancak başarılı olamayacaklardı.
Sparda, Baul ve Modeus’a son derslerini verdikten sonra her iki öğrencisiyle de yalnızca kendi arzuları için yaşayacaklarına dair bir anlaşma yaptı. Daha sonraysa adaleti getirmek üzere isyanını başlatmak için yola koyuldu.
Efsaneye göre cehennemden kendisine düşman olarak çıkan tüm şeytanların hakkından tek başına gelen Sparda, yolun sonunda bizzat Karanlık İmparator Mundus ile karşılaştı. Onunla girdiği amansız mücadeleden galip ayrılan Kara Şövalye, düşmanı Mundus’u mermerden bir mezara mühürledikten sonra İmparator’un orduları, zafer için çıktıkları kapıdan kendi dünyalarına malubiyetle geri döndüler.
Son ordu da kapıdan geçtikten sonra Sparda, şeytanların geri gelmesini engellemek için kapıyı mühürlemeye karar verdi. Çok sevdiği kılıcına mistik bir tılsım bağladı ve kendi kanı ile bir rahibenin kanını kullanması gereken bir ritüel gerçekleştirerek kendisi de Cehennem’de kalacak şekilde kapıyı kilitledi. Geçidin, yani Temen-ni-gru’nun koruyucuları Cerberus, Agni, Ruda, Nevan, Beowulf ve Leviathan’ı da geçide hapsederek yer altında kalmasını sağladı. Bu koruyucuların her biri daha sonra Yedi Ölümcül Günah‘ın isimleriyle anılacaklardı. Temen-ni-gru ise daha sonra bizzat Sparda’nın oğlu Vergil tarafından yerin altından geri yükseltilecekti.
20. yüzyılda insanların dünyasında tekrar ortaya çıkan Sparda, Eva adındaki insana aşık oldu ve ondan ikiz çocukları oldu; Dante ve Vergil. Cehennemin kapısını kilitleyen tılsıma hâlâ sahip olan Sparda, bu tılsımı eşi Eva’ya verdi Eva ise bu tılsımın iki parçasını da sekizinci yaş günlerinde oğullarına hediye etti. Sparda da oğullarına iki kılıcını armağan etti; Dante tıpkı kendisi gibi sert ve hırçın Rebellion’ı, Vergil ise yine kendisi gibi asil olan Yamato’yu aldı.
Her ne kadar efsaneler Sparda’nın kendisini Cehennem’e mühürlediğini söylese de Fortuna’da bilinen daha farklıydı. Fortuna’da Kılıç Tarikatı‘nın anlattıklarına göre kendisine taptıkları Sparda, Temen-ni-gru’yu mühürledikten sonra Fortuna’ya gitmiş ve ortadan kaybolana kadar insanlığa hükmetmişti. Hatta Tarikat’taki bazı söylentiler, aralarında yetişen Nero’nun Kara Şövalye’nin soyundan geldiğini dile getirmekteydi. Nero’nun daha sonra Sparda’nınkine benzer güçler kazanması, “Şeytan Çağıran” adını verdiği ve şeytanınkilere benzeyen kolu ile Sparda’nın kılıcı Yamato’yu kullanabilmesi de bu söylentileri güçlendirmekteydi.
Başka bir evrende ise Sparda’nın bambaşka bir yaşam sürdüğü anlatılmaktaydı. Şeytanlar ve melekler arasındaki savaşta Cehennem’in efendisi Mundus’la meleklere karşı omuz omuza çarpışan Sparda, Eva adındaki bir meleğe aşık olmuştu ve aşkı karşılıksız değildi. Bu iki aşık savaştan kaçmak ve huzurlu bir yaşam sürmek amacıyla insanların dünyasına kaçmış ve bu dünyada yine isimleri Dante ve Vergil olan ikiz nefilim çocuklara can vermişlerdi.
Ancak insanların dünyasına nefilim getirmek suçtu ve bu suç cezasız kalmayacaktı. Mundus, avcılarını Sparda ve Eva’yı bulmaları için görevlendirdi ve avcılar, Sparda ve Eva’nın malikanesi Cennet‘i buldular. Sparda çocuklarını Mundus’tan kaçırmak için onları farklı yerlere götürdü, hafızalarını sildi ve onlara insanların arasında güvenli bir hayat sağladı. Ancak sevdiği kadın Eva, Mundus tarafından katledildi. Kendisi ise bir süre sonra Mundus tarafından yakalanarak sonsuz ceza ve acıya mahkum edildi.
Günün birinde oğullarından Vergil, geçmişi hakkındaki sırları öğrenecek ve ikizi Dante’yi de yanına alarak Mundus’tan babasının intikamını alacaktı. Ancak her ne kadar evrenler farklı olsa da iki kardeşin kaderi aynı olacak, Yamato ve Rebellion savaş meydanında tekrar çarpışacaktı.