“AZEROTH İÇİN” DERKEN BUNU KASTETMEMİŞTİK…

Eveeet, yine geldik o malum döneme. Legion genel anlamda Warcraft tarihinin en başarılı ve heyecanlı ek paketlerinden biri olarak akıllara kazınırken bir sonraki ek pakete geçiş hazırlıkları da başladı bir yandan. Azeroth’un gördüğü en büyük ve tehlikeli Legion istilasını püskürtmenin yanında nihayet o meşhur Argus’a ayak basıp savaşı bizzat Legion’ın kapısına bile taşıdık. Eh, bu noktadan sonra Legion tehdidinin söneceğini de biliyoruz artık. O yüzden yeni ek pakette yeni düşmanlarımız olan, Argus’ta net bir şekilde gözümüze gözümüze sokulan Void ile dövüşmek için kendimizi hazırlayabiliriz, değil mi?

Değil… Çünkü yeni ek paketimiz Battle for Azeroth’ta Void’e karşı savaşmıyoruz. BlizzCon’un bir gün öncesinde ortamlara düşen “Before the Storm” kitabının ilk bölümünde Sylvanas’ın gözünü Stormwind’e dikmiş olmasından da şüphelendiğimiz üzere Alliance ve Horde savaşının ortasında buluyoruz yine kendimizi. Kısacası “Niye hiç PVP ağırlıklı ek paket gelmiyor? Bizde niye yok?” diyen tayfadansanız tebrikler! İşte bu ek paket sonunda o ek paket. Daha büyük ve ciddi tehditlere karşı savaşmayı bekleyenler… Biz biraz daha bekleyeceğiz anlaşılan.

Daha önümüzde Antorus raid’i var ve aşağı yukarı neler olacağını biliyoruz; Azeroth’un bize her zamankinden daha çok ihtiyacı olacakken neden birbirimizi yiyoruz peki? Orası şu an için biraz muamma ve ilk kanı kimin akıttığı henüz bilinmiyor. Lakin ortalık fena kızışmış durumda. Horde bütün Kalimdor’u kendi renklerine boyamak niyetinde, Alliance da aynı şekilde Eastern Kingdoms’a hakimiyet kurmak istiyor. Bu yüzden ilk gösterdikleri şeylerden biri alev alev yanmakta olan bir Teldrassil silüetinin önündeki Sylvanas oldu –ki oyundaki en sevdiğim bölgelerden birinin bu şekilde harap edilişini görmek daha baştan üzdü beni. Evsiz barksız kalan Night Elfler’in ne yapacağı, nereye yerleşeceği merak konusu. Buna rağmen Teldrassil’in komşusu olan Azuremyst Adaları ve o adada yaşayan draeneilara dokunulmuş gibi durmuyordu. Tabii Alliance da durur mu; onlar da orduyu topladıkları gibi soluğu Lordaeron yıkıntılarında almış. Zaten sinematikte de bu kuşatmayı gördük bol bol. Sylvanas’ın Banshee güçlerini ilk defa bu kadar açık sergileyişi ve Anduin’in Shala’mayne’i yere bırakıp Mass Lay on Hands & Mass Ressurection arası Işık dolu büyüsünü atışı sinematiğin çok epik anlarıydı. (Tam olarak ne tarz bir büyü yaptığını bir ara Terran’a soralım bence. – Ezgi) Ancak asıl tepe noktası iki liderin de kendi fransiyonları için “For the Horde!” ve “For the Alliance!” diye haykırdığı kısımlardı herhâlde; eğer tarafınız belliyse eminim ki kendi liderinizi o şekilde görmek tüylerinizi diken diken etmiştir.

Buraya kadar iyi, hoş da… Bir yandan dediğim gibi, Azeroth bize bu kadar muhtaçken yine birbirimize giriyor oluşumuz şu an için fazla… çiğ duruyor. Ara ara Greymane ve Sylvanas’ın minik atışmalarına şahitlik ettiysek de Legion’a karşı birlik ve beraberlik teması işlendikten sonra bu kadar hızlı bir şekilde yine birbirimize dalacak pozisyona gelmiş olmak çok da içime sinmiyor. Bu aradaki boşluğun zamanla audiobook (sesli kitap), çizgi roman, kitap, animasyon vb yan medyalarla doldurulmasını bekliyorum açıkçası. Ayrıca lore açısından açılmış olan bazı koca gedikler de var ki buna biraz ileride yine değineceğim.

Neyse, gelelim fraksiyon kimliğinin alıp başını yürüdüğü ek pakette bizi başka nelerin beklediğine. Herkes PVP delisi değil sonuçta, herkese hitap edecek başka içerikler de olmalı, değil mi? İki farklı sancak altında toplanma teması Battle for Azeroth’un her yanına sıçramış: Her biri üçer bölgeden oluşan iki yeni koca adamız var artık. İsimlerini belki daha önce duymuşsunuzdur: Horde için Zandalar ve Alliance için Kul Tiras. Zandalar işin lore kısmına hakim olanların tanıyacağı Kral Rastakhan tarafından yönetiliyor ve buraya ayak basan Horde üyeleri olarak Zandalari trollerine yardım edip aramızdaki ittifağı derinleştireceğiz. Bir de gizemli (ve kesinlikle Old Godlarla ilgili olduğunu anlamadığımız) bir tehdit varmış, muhtemelen onunla da ilgileneceğiz elimiz değmişken. Zandalar adasındaki bölgeler, Zandalari trollerinin başkentinin de bulunduğu Zuldazar, Nazmir ve Vol’dun olarak isimlendirilmişler. Alliance ise kaybolduğu dönemde bolca Frozen izleyip Elsa’ya dönüşen ve kardan adam inşa etmek isteyen Jaina’nın vatanı Kul Tiras’a doğru yelken açacak. Burası dört büyük aile tarafından yönetiliyor ve aralarında Jaina’nın annesi Katherine Proudmoore da bulunuyor. Yönetimin yer aldığı Tiragarde Sound ile birlikte Drustvar ve Stormsong Valley adındaki üç bölgeden oluşan Kul Tiras’ın genel olarak korsanlık ve Avrupa mitolojisinden beslenen bir havası var gibi gözüküyor. (Yaratıklarda sizce de bir Witcher havası yok mu?)

Yeni seviye sınırı artık 120. Kendi fraksiyonumuzun adasında yine Legion’dan alıştığımız şekilde istediğimiz sırayla fethedeceğimiz bölgelerde sınıra dayandıktan sonra karşı tarafın adalarına da el atmaya başlayacağız. Horde olarak Kul Tiras’ta karakollar inşa edip, Alliance olarak da Zandalari topraklarına garnizon dikeceğiz yani. World Quest ve Emissary sistemi yine maksimum seviyede açılacak, aynen yerinde duruyor. Dungeon ve Mythic+ sisteminden gayet memnun kalmış olan Blizzard bu sistemleri daha da geliştirme peşinde. Yeni pakette 4 Alliance ve 4 Horde için olacak şekilde ayrılmış, 2 tane de taraf gözetmeyen toplamda 10 tane zindan olacak. Maksimum seviyeye geldiğinizde kendi tarafınızın bakış açısından karşı tarafın zindanlarını da yapabileceksiniz. 1 tane de Titan temalı raidimiz olacak: Uldir, Halls of Control. Burası Titanların bir zamanlar “laboratuar ve karantina alanı” olarak kullandığı bir mekan olacakmış. İçeride türlü türlü garipliklerle karşılaşacağımızdan en ufak şüphem bile yok.

Battle for Azeroth’a geçerken vedalaşacağımız artefakt silahlarımız yerine bu sefer artefakt bir madalyonumuz olacak: Heart of Azeroth. Bu madalyonu Azeroth’un kanayan yarası Azerite adındaki yeni bir maddeyle güçlendirecek ve zırhımızın üç parçasına (miğfer, omuzluk ve göğüs zırhına) yeni özellikler kazandıracağımız açıklandı. Tam olarak detayları henüz çok belli değil ancak belli ki yeni karakter gelişimi bu sistem üzerinden ilerleyecek. Topladığımız Azerite her seferinde artefakt madalyonumuzun gücünü arttıracak ve onun gücü arttıkça bu üç parçadaki farklı seviyeler arasında tercih ettiğimiz özelliğe puan verebileceğiz. Ayrıca bu puanları verirken madalyonun gücünden hiçbir şey harcamamış olacağız; yani başka bir zırh parçası edindiğinizde tekrar baştan güç toplamanız gerekmeyecek, var olan güç seviyeniz baz alınacak. Umarım Artifact Power konusundan ders çıkartmıştırlar ve daha dengeli, daha makul bir şekilde ilerler bu yeni sistem.

Bunun dışında Azerite’ı elde etmek için başvuracağımız her seferinde rastgele şekilde oluşturulan senaryolar olacak. Bu senaryolarda henüz keşfedilmemiş bazı adaları bulmak için yola çıkacağız ve çeşitli hazineler ile etraftaki Azerite’ı toplamaya çalışacağız. “Çalışacağız” çünkü dediğim gibi rastgele yaratıldığı için her seferinde farklı bir şekilde karşımıza çıkacak bu adalar. Bir yandan da seçtiğimiz zorluğa göre (Normal, Heroic, Mythic, PVP) bizim gibi adaya yağma yapmaya gelmiş olan NPC karakterlerle karşı karşıya kalacağız. Ve emin olun bu NPC’ler oyundaki diğer karakterlere hiç benzemiyorlar; en azından yapay zekâ olarak. Önce takımın healer’ına saldırıp onu devre dışı bırakmak mı dersiniz, gerektiğinde sizi sersemletip loot’u alıp kaçmak mı, yoksa sizi binbir türlü şekilde saf dışı bırakmak mı… Her türlü pislik bu NPC’lerde olacak ve sanki standart düz saldırı yapan karakterlerle değil de başka oyuncularla kapışıyor gibi hissedeceksiniz bu sayede. Tabii aslında gerçekten başka oyunculara karşı kapışmak isterseniz o da mümkün. PVP ağırlıklı ek paket demiştik, değil mi? Genel olarak oyundaki her aktivite de bu PVP ekmeğine yağ sürüyor adeta.

Bir de Warfront diye bir etkinlik var ki tepeden bakmalı strateji olan Warcraft’ı özleyenlerin ilacı gibi duruyor. Yirmi kişilik bir nevi mini-raid olacak bu Warfront’larda önemli bazı stratejik lokasyonlarda o bölgenin kontrolünü ele almak için savaşıyor olacağız. Aynen strateji versiyonunda olduğu gibi odun, demir gibi kaynaklar toplayarak savaştığımız bölgeye yeni binalar dikecek, askerleri “upgrade” edecek ve kontrolü eline alan taraf olmaya çalışacağız. Bu Warfront bölgelerinden açıklanan ilki eski insan krallığı Stromgarde. Muhtemelen onu Ashenvale, Southshore gibi tansiyonun genel olarak yüksek olduğu başka bölgeler de izleyecektir diye tahmin ediyorum.

Tabii bu savaşa girişirken bazı yeni “müttefiklerimiz” de olacak. Horde Zandalari trolleri, Nightborne ve Highmountain taurenlerini kendi tarafına çekerken Alliance ise Alleria Windrunner’ın buyruğundaki yeni Void elfler, Lightforged draeneiler ve Dark Iron cücelerini saflarına katıyor. Bu ırkların nasıl işlendiğini görmek ilginç olacak tabii ancak mesela binlerce yıldır savaş hâlinde olan Zandalari trolleri ve Blood Elflerin aynı tarafta olması ya da Suramar isyanı sırasında Alliance’ın da desteğini bolca alan Nightborne’ların bir anda sırtını dönecek olmasını nasıl yedireceklerini merak ediyorum. Umarım mantıklı açıklamalar gelir, öbür türlü sırf oynanış açısından olsun diye lore’un katledilmesi bizim gibi lore hastalarının pek de hoşuna giden bir durum olmuyor. Bu ırkları ek paketin başında otomatik olarak açamayacağınızı da ayrıca belirtelim. Her ırkın kendine has bir görev zinciri olacak ve önce ana karakterinizle bu görevleri tamamlamanız gerekiyor; ardından direkt 20. seviyeden başlayacak olan karakterinizi açabilirsiniz. Karakterleri rahatlıkla açabilmeniz için sunucu başına 6 yeni karakter slotu ekleneceğini ve daha sonrası için başka ırklar da eklemeyi düşündüklerini de hatırlatalım.

Şimdilik Battle for Azeroth ile ilgili bildiklerimiz bunlar. Beklemediğimiz gelişmelere yol açan ek paket şu hâliyle Legion’a göre biraz daha sığ duruyor. Bunun sebebinin Blizzard’ın henüz açıklamaya hazır olmadığı sürprizler olduğunu umuyorum, öbür türlü bütün ek paket bundan ibaret olacaksa Legion’dan sonra hevesler biraz kursakta kalabilir zira. Henüz ek paketin çıkışı için bir tarih belirtilmiş olmasa da Before the Storm kitabının Mayıs 2018’de çıkacağını da hesaba katarak Temmuz-Ağustos ayları gibi bir çıkış tarihi duymayı bekleyebiliriz diye düşünüyorum. Önümüzdeki dönemlerde de daha çok detay paylaşıldığı veya beta testi başladığında daha çok bilgi paylaşacağız. O yüzden bir gözünüz Lorekeeper’da olsun.